MEB, mazerete dayalı tayini çıkmayan öğretmenlerin durumunu
Kurban Bayramından sonra 05 Eylül'de yeniden değerlendirmeye alacağını, 08-12
Eylül arasında ikinci il içi ve il dışı tayin isteme hakkı vereceğini, Aralık
18-22 tarihleri arasında ise alan değişikliği başvurularının yapılacağını
30/08/2017 günü bir basın bildirisiyle duyurdu.
Yazılı ve görsel basında yer alan bu duyuru basın
tarafından öğretmenlere müjde diye sunuldu. Zafer ve Kurban Bayramının arasına
sıkıştırılan bu müjde öğretmeni sevindirmeye yetti de arttı bile. Özellikle
bekleyen öğretmenlere yeni bir umut oldu bu bildiri.
Uzun
yaz tatilinden sonra öğretmenler, 19 Eylül'de çalacak eğitim ve öğretim ziline
hazırlık yapmak, bir yılın planlamasını yapmak için 05 Eylül'de görev yerinde
mesleki çalışma yapmak üzere hazırlık yapıyordu. MEB'in bu açıklamasıyla
öğretmenlerimiz bir taraftan kalıp kalmayacağı belli olmayan okulunda mesleki
çalışma yaparken aynı zamanda tayin işlerine bakacak, alan değişikliği için gün
sayacak.
Zamanlama
ve planlama bakımından MEB'i takdir etmekten başka yapacak bir şeyimiz yok.
Okullar açılacakmış, eğitim ve öğretim başlayacakmış, 1.5.9.sınıflar 11-15
tarihleri arasında okula uyum programına alınacakmış, vız gelir MEB'e.
Tayin
isteyenler tayinim çıktı, çıkacak diye bir bekleyiş içerisinde iken tayini
çıkmayan eğitim ve öğretime morali bozuk girecekmiş, tayini çıkan ise okullar
açıldıktan sonra evini toparlama, nakliye bulma ve gideceği yerde kiralık ev
bulma derdine düşecekmiş, tayini çıkanın yerine öğretmen verilemeyecekmiş,
eğitim ve öğretim başlayacakmış, önemli değil. Okullar açılsın, yola bir çıkalım,
eksiklikler şu ya da bu şekilde yolda düzülür. Önemli olan MEB'in beklentilere
cevap vermesidir. Sonra eğitim ve öğretimler bir yere gidecek değil ya. Zaten
uzun soluklu bir süreçtir. Vakit kalırsa bir ara yapılır.
Ocak’a doğru her şey rayına girdi derken bu sefer de aralığın
sonunda alan değişikliği kabul edilenleri dönem sonunda yeni okullarına yolcu
eder, ders açığı kalırsa ücretli öğretmenlerle sene sonunu getiririz.
Biz
MEB'in bayram öncesi bahşettiği bu müjdeye sevineceğimiz yerde içimizde bazı
art niyetliler konuşmaya başlayacaklar. Böyleleri kötü niyetli olunca
ağızlarını büzemezsin. Hatta onlar MEB'in bu zamanlamasını manidar bulacak,
eğitim ve öğretimi sekteye uğratacağını yazıp çizecek. Yine bunlar MEB'i cırcır
böceğine benzetecektir.
Hani ne yapmıştı cırcır böceği. Daha doğrusu ne yapmamıştı?
Kışın rahat edeceği, yiyeceğini
biriktireceği yerde gecesini gündüzüne katarak elinde saz gününü gün etmiş yaz
boyunca. Kış kapıya dayanınca elde avuçta yiyecek bir şey yok. Bakıyor ki pabuç
pahalı! Çaresiz yaz boyunca çalışıp çabalayan karıncanın kapısını çalmış,
yiyecek bir şeyler istemek için. Masala göre karınca vermemiş tabi.
Ağzı
olan konuşuyor bu ülkede. Yukarıda anlatılan masal gibi sapla samanı
karıştırarak anlatanlar da çıkıyor maalesef. Herkes bilsin ki MEB, karınca gibi
merhametsiz değildir. Ayrıca meyve veren ağaç taşlanır. 31/08/2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder