2001
yılında Adana il emrine tayin istemiştim. Adana il emrine atamam yapıldı ama
hangi okulda göreve başlayacağım bir türlü belli olmamıştı. Bugün-yarın, şu ay
derken eylülün ilk günü geldi çattı. Görev yerim Adıyaman'a gitmeden önce belki yerim belki olmuştur diye
Adana MEM'e uğradım. Panoya asılmış tayin listesini üç defa taradım, ismimi
bulamadım. Atamadan sorumlu şube müdürüne ismim yok dediğimde "Bir kaç gün
sonra bir liste daha yayımlanacak. Acele etme orada çıkarsın" dedi.
Kahta'ya geçtim oradan. Gördüğüm her bir tanıdık: "Hayırlı olsun, güzel
bir okula tayinin çıkmış" dediklerinde daha ben yeni Adana'dan geldim,
tayin yerim belli değil, siz nereden öğrendiniz dedimse de durum netti. Tayinim
Adana merkezde bir Anadolu Lisesine yapılmıştı. Ev tuttum derken bir haftalık
gecikmeyle Adana'daki yeni okulumda göreve başladım. Bir iki hafta sonra okul
müdürümüzü gördüm. Kendimi tanıttım, okulunuzun yeni öğretmeniyim diye. Müdür
bey beni soğuk karşıladı. "Geç geldin" dedi bana. Atama kararnamem
geç geldi, gelir gelmez ilişiğimi kesip geldim dedim. "Sayın hocam senin
kararnamen 04 Temmuz 2001'de geldi. Biz seni yaz boyunca bekledik. Bir türlü
gelmedin. Eğitim ve öğretime geç başladın. Daha sene başındaki bu gecikme
eğitim ve öğretimde nakısa meydana getirir" dedi.
Garibime
gitmişti müdürün bu tavrı. Cümlesinin içinde geçen 'Nakısa' kelimesini hiç
unutmadım. Başımdan 15 yıl önce geçen bu olayı işiten geçmiş nakil sürecini
bilmeyince hayretine gider. Hele şimdinin tayinleri belirlenen takvime göre
sanal alemde açıklanıyor. Bazen bir iki saatlik gecikmeye bile isyan ediliyor,
niye açıklanmıyor, bir şeyler dönüyor diye. Gördüğünüz gibi ben 3-4 ay sonra
ancak öğrenebilmiştim tayinimi.
2016-2017
öğretim yılı ders zili pazartesi günü çalıyor. Öğrenci, öğretmen, veli,
servisçi, kantinci, firmalar, etkili ve yetkili kişiler olarak gün saymaya
başladık. Yaz boyunca okullar kapalı idi ama eğitim ve öğretimi etkileyecek
olaylara gebe oldu tatilimiz. Okullar son anda ertelenmezse eski müdürümün
dediği gibi bu sene zannedersem eğitim ve öğretim personel ve ders materyali
bakımından 'Nakısa' ile başlayacak.
Çünkü birçok öğretmenin kimi FETÖ'den, kimi PKK'dan dolayı ya açıkta, ya da
ihraç edilmiş durumda. Bakanlık bir
taraftan suçluları ayıklama çalışması yaparken diğer taraftan haksız yere
görevden uzaklaştıranları geri görevine iade etme çalışması yapıyor. Yine
Bakanlık sözleşmeli öğretmenlik gibi mülakata dayalı öğretmen alma tarihleri
belirledi. Öğrenci kitapları –zannedersem- çoğu okullara ulaşmadı. Bu demektir
ki, bazı okullar eğitim ve öğretime eksik personel ve ders materyali ile
girecek. Benim bir haftalık geç başlamama tahammül etmeyen eski okul müdürüm bu
durumu görseydi herhalde "Bu sene eğitim nakısalar ile başladı" derdi.
Eğitim
ve öğretimin başında eksik gibi görünen bu arızî durum inşallah kısa zamanda
giderilir. Okullarda görev yapan öğretmenlerimiz umarım bu eksikliği
hissettirmezler. Görevler ibadet aşkı içerisinde görev bilinciyle yerine
getirilir… Çocuklarımız okullara emanettir. Her çocuğa bakışımız kendi
çocuğumuz gibi olmalıdır. Dersler dolu dolu işlenmelidir. Kolay kolay
devamsızlık yapılmamalıdır. Öğretmenin yanında okulla dolaylı ya da dolaysız
ilgili, tüm iç ve dış paydaşlar taşın altına elini koyarak sorumluluklarını bilmelidir. Kimse kimseyi
suçlamadan kendi görevini yapmalıdır. Öğrenci ve veli okul dışında alternatif
yollara yönelmemelidir.
Birbirimizi
beğenmemezlik yapmayalım. Elimizdeki malzemeden şikayetçi olmayalım. İyi bir
usta elindeki mevcut malzemeyi en iyi değerlendirendir. Yeter ki öğrenmek ve
öğretmek isteyelim. Birbirimize güvenelim. Beynimizde oluşturduğumuz olumsuz
algılardan kurtulalım. Her şeyimiz eksik olsun ama eğitim ve öğretimimiz tam olsun. Çünkü eğitim ve öğretimdeki -geçmişten
beri gelen- eksikliklerimiz ve buna dayalı alternatif yollarımız bu ülkeye çok
pahalıya mal oldu. Bedelini 15 Temmuz’da çok ağır ödedik. Yeni bedeller
ödemeyelim. 2016-2017 öğretim yılı
hepimize hayırlı olsun. 15/09/2016
* 17/09/2016 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde yayımlanmıştır.
* 17/09/2016 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde yayımlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder