30 Kasım 2015 Pazartesi

Bu borçlu başka bir borçlu: Siliver...


Çarşamba sabah  06.30'da  okula gitmek için Alaaddin durağında otobüs beklerken Milli Eğitim Müdürlüğünden simaen tanıdığım birisi yanıma yaklaştı.
-Selamün aleyküm hocam.
-Aleyküm selam.
-Hocam çamaşır makinesi bozuldu. Acil bir 50.00 TL lazım.
Elimi cebime attım.
-Sen 70.00-80.00 lira ver.
-Bende de fazla yok. Sen şu 70.00 lirayı al.
-Allah razı olsun hocam. Cuma günü maaş biliyorsun. Paranı cebinde bil. Ama garanti olsun diye pazartesi diyelim.

Vedalaştık. Bir hafta sonra evrak vermek için daireye uğradım. Göz ucuyla beni süzen alacaklım benim de kendisine baktığımı görünce geldi koluma girdi.
-Hocam sen o gün benim işimi gördün. Allah razı olsun. Oğlan gelsin senin işini halledeceğim.
-Oğlan nerede?
-Çin'de
-Ne işi var orada?
-Hırdavat malzemesi satmaya gitti.
-Ne zaman gelecek?
-Bir ay sonra.

1.5 ay sonra yine Milli Eğitime uğradım. Bizimki bu sefer beni görmezden geldi. Uzaktan benim kendisine baktığımı görünce sağ olsun yanıma geldi.
-Hocam ben eskiden  ...ilköğretim okulunda çalışırken orada birine kefil olmuştum. Benim tüm maaşıma haciz koydular. Hacizden bir kurtulayım ilk işim senin paranı vermek olacak.
-Haciz ne zaman kalkar?
-Uğraşıyorum. Yakında kalkar.

Gel zaman, git zaman ben ara sıra daireye gittim geldim. Zaman zaman karşılaştık. Ne paranı vereyim dedi. Ne oğlan Çin'den geldi dedi. Ne de haciz kalktı dedi. Adamın başkasının yanında onuru zedelenmesin diye konuşmak için onu hep ırak yere çağırdım. Bir gün tanıdığım bir şefe, uzaktan gösterdim. "Bunu tanıyor musun" dedim. "Tanırım"  iyi, sessiz biri" dedi. "Adı ne " dedim. 1 yıl sonrası şükür adamın adını öğrenebildim. Bir başkasına başka bir zaman dışarıda sorduğumda, "Hocam dairede dolandırmadık adam bırakmadı. Demek seni de mi dolandırdı" dedi.

İnsan sarrafı olduğumu sanan ben  6 ay sonra borç verdiği adamın sahtekar biri olduğunu nihayet anladı. Paranın çok bir ehemmiyeti yoktu ama adamın önüne geleni dolandırması zoruma gitmişti.

Yine bir gün karşılaştım.
-Kardeş şu parayı ne zaman, hangi yıl vereceksin, şunun adını koyalım.
-Hocam 3 ay sonra ayın 15'inde gelir paranı veririm.
-İyi de kardeş benim adımı, çalıştığım okulumu bilmiyorsun. Numaram da yok sende. Bu ilçeden de tayinim çıktı.
-Önemli değil ben gelir seni bulurum.

3 ay sonra beyefendiyi tekrar ziyarete gittim. Vereceğim de vereceğim. Bende paran kalmaz, ayıp oluyor dedi ve beni tekrar başından savdı.

Bir gün çarşıda iken yanına uğradım. 
-Milli Eğitim Müdürüne seni şikayet edip seni sürdüreceğim. Ben paradan geçtim. Ama senden bu parayı alıp bir başka ihtiyaç sahibine vereceğim.
-Aman hocam, etme hocam. Paranı 3 ay sonra ayın 15'inde vereceğim.
-Al şu benim adımı yaz, şu da numaram. Eğer günü geldiğinde vermezsen müdürüne dilekçe vereceğim haberin olsun.

Konuşurken de mermi gibi gelen tükürüklerinden kendimi sakındırmaya çalıştım. Yine vedalaştık.

3 ayın dolmasına 3 gün kala beni cepten aradı. 
-Alo hocam paranın 60 lirasını çaycıya vereceğim ondan al.
-70 lira değil miydi?
-Biliyorum borcumu. Sen şimdilik bunu al. Kalanı da sonra ayarlayayım.

Ertesi günü tekrar cepten aradı.
-Hocam patates lazım değil mi, sana patates getireyim.
-Ben patates falan istemem. 15'inde param hazır olsun.
-Tamam, çaycıya 55 lira bırakıyorum. Ondan al.
-Kardeş 60 lira bırakacaktın hani.
-Yahu bu kadar buldum. Onu bir al.

Ayın 15'inde Milli Eğitimin çaycısına vardım. 55 lirayı aldım. Çıkarken bizim beyefendi geldi.
-Hocam aldın mı?
-Aldım da geri kalan 15 lira ne olacak?
-Yok bu kadar. Başka yok. Geri kalanı siliver.
-Bak müdüre çıkarım. Dilekçe veririm sen istedin bunu.
-Çıkarsan çık. Benim  ona da borcum var zaten. Beni o da biliyor.

Benim ikinci şantajım fayda etmedi. Paranın 55'ini  kurtardım. Tıpış tıpış ayrıldım oradan hem de arkama bakmadan. Söylediği "siliver" sözü kulaklarımı çınlattı durdu...Ama güzel bir söz: Siliver...

Her yanına varışımda utana sıkıla vardım. Alacağım parayı da istemek zormuş gerçekten. Nihayet 1.5 yıl sonra da olsa paramın 55 lirasını kurtarmıştım. Ben baya tecrübe kazandım. Alacağınız varsa yardıma hazırım bilesiniz. Silinecek alacağınız olsun istiyorsanız, bir telefon kadar yakınım.

Geri kalanı mı adamın dediği gibi siliverdim tabii. 30/11/3015


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder