Aralık 2023 enflasyon rakamları açıklandığına
göre memurun 2024 Ocak ayında alacağı zam oranı belli oldu.
Buna göre memur ve memur emeklisi %
49,25 zam alacak. Bu zammın yüzde 15’i toplu sözleşmede memura taahhüt edilen zam.
29,78 oranındaki zam ise altı aylık enflasyon farkından kaynaklanan bir zam.
Ocak 2024 memur zammından dikkatimi
çeken, yüzde otuza yakın bir enflasyon farkı. Güya hükümet 2023 Temmuzunda yüzde
6 zam vermişti. Enflasyon yüzde altıyı geçerse enflasyon farkını vereceğim demişti.
Altı aylık enflasyon ise 7, 8, 10 değil, yüzde 37,57 çıkmış. Bu demektir ki yüzde
altı aylık enflasyon öngörüsü zammın bir iki puan yukarısı değil, 30 puan birden
şaşmış.
Otuz puan birden şaşma bu ülkede bir
politika haline geldi. 2023 Ocak-Haziran enflasyonu da bundan farklı değildi. Memur,
Temmuz ayında da taahhüt edilen zam oranından kat kat yüksek enflasyon farkı almıştı.
Verilen zam oranından kat kat yüksek
enflasyon farkı;
Ya bu işi bilmediğimizin göstergesi.
Ya 6 ay sonramızı göremediğimizin göstergesi.
Ya da çıkacak enflasyonu bilmelerine
rağmen düşük zam vererek memurun hakkını altı ay gecikmeli vermek politikası güdülüyor.
Sanırım hepsi doğru da en doğrusu da
en son madde olsa gerek. Altı ay sonrasını göremeyen kişilerin, iki-üç yıllık planları
ne derece isabet eder, varın siz düşünün.
Burada memur zammı enflasyonun altında
kaldı. İşçi ve memur bu enflasyonun altında kaldı falan demeyeceğim. Çünkü işin
burasında değilim.
Benim garibime giden, plansızlığımızın
paçamızdan akması. Bunu da geçtim. Memurun hakkı olan enflasyon farkını ne kadar
geç verirsem hesabı yapmak hiç hoş değil. Sonra da işçi ve memurumuzu bugüne kadar
enflasyona ezdirmedik, yine ezdirmeyeceğiz demeleri ayrı bir garabet. Gözünün içine
baka baka bunu söylemek bir devlet politikasına yaraşmaz.
Gördüğünüz gibi birileri enflasyonu
tutturma konusunda plansız ve öngörüsüz olabilir. Yalnız bu demek değildir ki her
alanda plansızlar. Memura enflasyon öngörüsünü gösterip bu hedefe göre zam yapanlar,
memurun enflasyon farkını altı ay öteleme planları tıkırında işliyor.
Böyle yapacaklarına, enflasyonla mücadele
yapıyoruz. Bu mücadele için memur ve işçilerimiz dahil herkes taşın altına elini
koyacak. Kimseye zam yapmayacağız ya da zam yapıp enflasyon farkı vermeyeceğiz.
Bu süreçte işçi ve memur enflasyona ezilecek ama bunu ileride telafi edeceğiz deseler,
işçi ve memuruna karşı daha dürüst davranmış olurlar.
İşçi ve memura dürüst davranacaklarsa
bunun yolu, verilen zam enflasyonun altında kaldığı andan itibaren eşel mobil sistemini
uygulamaktır. Yani enflasyon farkını ödemek için bir altı ay beklemek değil, enflasyon
oranı zam oranını geçtiği ayın, izleyen ayında işçi ve memura enflasyon farkını
ödemektir. Bunu yapmayacaksanız bari işçi ve memuru enflasyona ezdirmedik demeyin.
Çünkü böyle diyerek gülünç duruma düşüyorsunuz.
Bir diğer husus TÜİK’in enflasyonuyla
ENAG’ın enflasyon ölçümünde uçurum var. TÜİK enflasyonu % 65 iken ENAG’ınki % 127’dir.
Şayet TÜİK’inki doğru ise ENAG hakkında vatandaşı yanıltmaktan işlem yapın.
Her ne olursa olsun, bu ülkeye karşı
dürüst olun dürüst.
Merhabalar.
YanıtlaSilSayın Hocam, bunların alnının şah damarı çatlamış. Bunlardan ne dürüstlük, ne adalet, ne hakkaniyet, ne utanma ne de arlanma beklenemez! Bunlar ülkeyi kendi keyiflerine göre yönetiyorlar. Bakın iktidarın hiç muhalefeti kaldı mı? Hiç muhalefeti kalmadı. Ne görsel basın, ne yazılı basın, ne de parti... İşte böyle kıyıda köşede bizim gibi eli kalem tutanlardan başka muhalefeti kalmadı. Pek yakında bizlere de el atarlar, şimdiden söyleyim.
Selam ve saygılarımla.
Bir insan Allah'tan korkmaz, kuldan da utanmazsa her şey beklenir. İnsanın yapısında her şeye sahip olmak isteği var. Geçmiş siyasiler basını ele geçirmek istedi. Beceremediler. O zamanlar basın 4.kuvvet olarak bilinirdi. Şimdi ise basın tekdüze oldu. Basın destekleniyor. Reklam ve desteği gören teslim oluyor. Demokrasilerde bu kadar tek başına arka arkaya bir iktidar olmaz. Olursa böyle her şeye hakim olur. Eleştirenin ipini keserler. Şu anda böyle bir durumu yaşıyoruz.
YanıtlaSil