Kurtuluşun ilk, son ve olmazsa olmaz yolu; dini, siyasi,
iktisadi vb. alanlarda ben sizi kurtarırım diye ortaya çıkan kurtarıcılardan
kurtulmaktır. Çünkü hiçbir kimse kurtarıcı değildir. Görevini layıkıyla yapan
insanlar makbuldür.
Hiç kimseye olduğundan fazla anlam yüklememektir. Ederinden
fazla değer vermek, bunu sık sık vurgulamak, işini yapan veya yapmaya çalışan
insana yapılabilecek en büyük kötülüktür. Çünkü şeyh uçmaz, mürit uçurur
misali, aşırı övgü kişide öz güven patlamasına neden olur. Bilelim ki öz
güvenin aşırısı hem kişiye hem de kendisine güvenenlere bir müddet sonra zarar
vermeye başlar. En azından kişi kendini bir şey sanmaya ve başına buyruk hareket
etmeye başlar. Ne laftan anlar ne de sözden.
Beklenti içerisine girmemektir. Çünkü beklentiler
gerçekleşmezse kişiler hayal kırıklığına uğrar. Bunun sonucunda moraller
bozulur.
"Her kişi için ancak çalıştığının karşılığı
vardır" düsturunu hayatına prensip edinmektir.
Elinden gelen gayreti göstermek için çaba göstermektir.
Namerde muhtaç olmamak için uğraş vermektir.
Aklı kiraya vermemektir, sorgulamaktır, tarafgir olmamaktır,
kimsenin şakşakçılığını yapmamaktır.
Kişiliğinden ödün vermemektir.
Omurgalı ve prensip sahibi olmaktır. Prensiplerin
arkasından gitmektir. Kişilerin peşine takılmamaktır.
Zikzak çizmemektir, U dönüşü yapmamaktır. Yapılmışsa hata imiş,
hatadan döndüm demektir.
Yanlışta ısrar etmemektir.
Hatalardan ders çıkarmaktır.
Kimseye boyun eğmemek, minnet etmemek ve eyvallah
dememektir.
Kişilikten ödün vermeden uyumlu olmaya çalışmaktır. Aklının
yapmadığı noktalara şerh koymaktır.
Gücü nispetinde katma değer üretmek ve faydalı olmaya çalışmaktır.
Hesap yapan değil, hasbi olmaktır.
Sırtında yumurta küfesi taşımamaktır.
Eleştiriyi ve öneri sunmayı ihmal etmemektir. İçine sinmeyen
yanlışlar kimden gelirse gelsin, kınayanın kınamasına aldırmadan ifade etmektir.
Gücün baskısına boyun eğmemek, güce kendini teslim etmemek ve
güçten beslenmemektir.
Kurt kapacak diye sürü psikolojisine teslim olmamaktır.
Algılarla değil, olgularla hareket etmektir.
Sunulan ve dayatılan korkularla yüzleşmektir.
Kısaca her halükarda kişinin kendisi olmasıdır.
Merhabalar.
YanıtlaSil"Hiçbir kimse kurtarıcı değildir. Görevini layıkıyla yapan insanlar makbuldür. "
Sayın hocam her bir yazınız, kürsüden öğrencilerine ders veren bir fakültenin öğretim üyesi tadındadır.
Kaleminize, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
Selam ve muhabbetle.
As, merhabalar Recep Bey. İltifatınız için çok teşekkür ediyorum. Bilmukabele inşallah.
Sil