28 Nisan 2023 Cuma

Camiler ve Sergi

Hiçbir hafta geçmiyor ki cuma namazı sonrasında bir sergi açılmasın. Kah cami inşaatı kah kurs inşaatı kah cami giderleri kah kurs giderleri kah depremzedeler kah merkezi ezan sisteminin yenilenmesi kah muhtelif yerler vs. Açılan yardım sergisi ihtiyaç veya değil, zorunluluk veya değil, üzerinde durmayacağım.

Nedense her ihtiyaçta pamuk eller cebe denip halka avuç açılıyor. Bu avuç açmada nedense hep cami ve cuma akla geliyor. Sanırım yetkililer acizlikten ya da hafta boş geçmesin diye her cuma sonrası yardım toplamayı ve sergi açmayı rutine bindirdiler. Tüm camilerden bir haftada ne kadar yardım toplanıyor bilmiyoruz. Bilinen bir gerçek var ki her hafta bu sergiler açıldığına göre haftalık toplanan yardımlar safra şifa olmuyor. Yağmasa da damlasın düşüncesi güdülse gerek.

Çarşı, pazarda bu işi meslek haline getiren dilencileri anlıyorum. Bu işten ekmek yiyorlar. Günlük ne kadar hasılat toplarsak, kısa günün karı deniyor. Öyle zannediyorum, müftülükler ve Diyanet de Allah'ın evini, namazgahı giderleri karşılamak için gelir kapısı görüyor. Bu yönüyle meslek icabı dilenenlerle Diyanet'in yaptığı arasında hiçbir fark yok. Her ikisinin yaptığı da dilenciliktir. Tek farkı, dilencilerin yaptığı kayıt dışı ekonomi ve kendi ceplerine çalışmak, Diyanet'in yaptığı ise resmi dilenciliktir. Dilenci ne verilirse, cebine atar, camide toplananlar ise tutanakla kayıt altına alınır ve kurumlarına tutanakla teslim edilir.

Camilerin namaz sonrası resmi dilencilik merkezi haline getirilmesinden, caminin müdavimlerinin kahir ekseriyeti ve cami görevlilerinin çoğu da hoşnut değil. Hangi tür ihtiyaç olursa olsun, bu ihtiyaçları gidermenin başka yolu yok mu deniyor?

Burada başka çare yok denebilir. Bence başka yolları vardır bunun. Yeter ki dervişin fikri ne ise zikri de odur mantalitesinden vazgeçilsin ve alternatif yollar aransın. Mesela;

Yardım toplanacak yerle ilgi İban numaraları başta camiler olmak üzere tüm resmi kurum ve kuruluşların görünür yerlerine yapıştırılabilir. Dijital ortamda reklam şeklinde yansıtılabilir. İlgili yardım ve İban, görevli tarafından her cuma hutbesinin ardından hatırlatılabilir. Radyo ve televizyonlarda duyurusu yapılabilir. Yardım yapacak kişi, verilen Ibana havale veya EFT yapabilir.

Bu önerime bu iş İban ile olmaz. Kimse göndermiyor denebilir.

Yardım yerlerinde kullanılmak üzere gönüllüler arasından bir üyelik grubu/sitesi kurulabilir.

Yardım yeri için insanlara mesaj gönderilebilir.

Müslümanlara yardım/bağış vergisi adı altında vergi konabilir. Toplanan para devlet eliyle ilgili yardım kuruluşlarına iletilebilir.

Camilerde sergi açmak suretiyle giderlerini karşılayan kurs, cami vb. yerlerin giderlerini sergi açmadan karşılamak için vakıf geçmişimizden yararlanılabilir. Bunun için vakıflar kurulabilir. Kurulan bu vakıflara gelir getiren gayrimenkul bağışı yapılabilir. Hazine arazileri bu vakıflara tahsis edilebilir. Bu gayrimenkullerden elde edilen gelir ilgili kurum ve kuruluşların giderlerinde kullanılır.

Anlatmak istediğim, her ihtiyaç hissedilen kurum, kuruluş, kurs, cami, okul vb. yerlerin, sergi açılmadan kendi yağıyla kavrulmasını sağlamaktır.

Camilerde, doğal afet gibi umulmadık durumlar için çok zaruri durumlarda sergi açma yoluna gidilmelidir. Bu da senede bir veya birkaç olabilir ki böyle seyrek yardım toplamalarda yapılan yardım miktarının çok fazla olacağını düşünüyorum.

2 yorum:

  1. haftada bir cuma namazı kılmak isteyenleri de para toplayarak camiden uzaklaştırdıklarının farkında değiller mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nasılsa az veya çok bu şekilde damlıyor. Niye toplamasınlar? Ellerinde başka sermaye yok belli ki. Cumaya gelen de nasılsa gelecek.

      Sil