Bazı
zamanlar namaz vakti dışında vakit namazımı kılmak için gördüğüm bir camiye
yönelirim. Ya geldiğim gibi geri dönerim ya da cami girişinde ayakkabıların
konduğu, gelip geçenin ayağını bastığı yerde namazımı kılar, çıkar giderim.
Çarşı merkezindeki tarihi camiler ne durumda bilmiyorum ama kenar-köşe ve
mahalle aralarında bulunan camiler, görevli imam nezaretinde cemaatle kılınan
namazdan sonra kapatılıyor. Yani camilerimiz kilitli. Bu fiili durum nice
zamandır böyleydi. Koronavirüs tedbirleri çerçevesinde de aynı tasarruf devam
ediyor.
Merak
ettiğim, camilerimiz vakit namazları dışında niçin kapalı? Bu kadar caminin tüm
mesaisi ve tüm işlevi namaz vakitlerinden mi ibarettir? Görevli eşliğinde
kıldırılan vakit namazı dışında camilerde namaz kılmaz caiz değil mi? Namaz
kılanların çoğu, okunan ezanla birlikte cemaate katılamadığına göre bu kimseler
ev ve işyerlerinde de değiller ise namazlarını nerede kılacaklar? Namaz kılacak
açık cami bulamadığı için namazını geciktirenin ya da kılamayanın sorumluluğunu
böyle bir tasarrufa imza atanlar "Vebali bize ait" diyebiliyorlar mı?
Cemaate katılmayanın kıldığı namazdan zaten hayır gelmez diye mi düşünülüyor?
Gerçekten camiler niçin kapalı? Vakit namazı dışında camiye gelenler camilere
zarar verir diye mi düşünülüyor? Böyle bir şeyi düşünmek bile akıllara ziyandır.
Çünkü düşüncesi ne olursa olsun bu millet camilere zarar vermez. Hırsızlık
olaylarının önüne geçmek için mi yapılıyor ya da camiye gelenler, camileri
namaz kılmanın dışında başka amaçlarla kullanabilir endişesi mi taşınıyor?
Sebep veya hassasiyet ne ise bunu önlemenin yolu camileri kapatmak değildir. İnsanları
mağdur etmeye ve camileri mahzun bırakmaya kimsenin hakkı yoktur.
***
Camilerle
ilgili değinmek istediğim bir başka husus da vakit ve cuma namazlarına seccade
ile gelinmesi. Seccade ile camiye gelinmesi uygulamasına da bir son verilmeli
artık. Camilerin ibadete açılmasının ardından açık havalarda cuma kılınmaya
başladığında namaza seccade ile gelinmesini anlarım. Çünkü dışarıda uygun bir
yere seccade serilerek namaz kılınması gerekiyordu. Aynı uygulamanın cami
içindeki halılara seccade sermek şeklinde devam etmesini anlamıyorum. Bildiğim
kadarıyla cami halıları, pandemi ortamına uygun bir şekilde temizlendi. Yani
halılar tertemiz. Temiz halı üzerine ayrıca seccade serilmesi garip. Çünkü cami
halıları zaten seccade görevi görüyor. Böyle yapmakla, seccade üzerine seccade
seriyoruz. Halılar kirleniyorsa ancak evden getirip serdiğimiz seccade ile kirlenebilir.
Çünkü aynı seccade bir hafta önce veya az önce bahçedeki beton veya çimin
üzerine serilmiş, az sonra o seccade kaldırılıp cami içindeki halı üzerine serilmiş
olabiliyor. Ayrıca herkes vakit ve Cuma namazına evinden gitmiyor. Çoğu insan,
dışarıda ezanın okunduğu camiye gidip namazını kılabiliyor. Bu durumda olan
insanlar seccadeyi nereden bulacaklar? Herkes yanında seccade
taşımayabilir.
Neyin
hassasiyeti taşınıyorsa artık bu hassasiyetten vazgeçilmeli. İnsanımız camiye
seccadesiz gidebilmeli.
*31/08/2020 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde yayımlanmıştır.
*31/08/2020 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde yayımlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder