Seçimlerden önce hükümetin öğretmenlere, polis, din
görevlisi, hemşire ve ebelere vaat ettiği 3600 ek göstergesi çıkar mı,
Meclis'ten geçer mi ya da Meclis'e getirilip yasalaşır mı? Söz verilmişse
çıkar. Ama bugün ama yarın.
3600 ek gösterge çıktığı takdirde yukarıda adı geçen dört
kesim, özlük hakları yönünden ihya olacak demektir. Çünkü nereden bakarsak
yüzde 20 dolaylarında maaşlarında bir artış söz konusu olacaktır. Bu ek
gösterge özellikle emeklilik halinde adı geçen çalışanlara bir rahatlama
getirecektir. Yasa çıktığı takdirde yasanın kapsamına sadece yeni emekli
olanlar değil, daha önce emekli olanlar da girecektir. Hükümetin vaadi bu
şekilde.
Öğretmen, polis, din görevlisi, ebe ve hemşirelerin
yıllardır müjdesini beklediği bu yasanın çıkması doğru mu? Bu kesimler bana
kızacak ama büyük bir ekonomik buhran yaşadığımız bugünlerde böyle bir yasanın
çıkması bana hiç reel gelmiyor. Bütçeye ağır bir yük getirecektir. Devletin
eskiye oranla daha fazla likidite sıkıntısı çektiği, daha fazla borçlandığı bir
ortamda bu yasa, bütçeyi delik deşik edecektir. Bozulan bütçe disiplini iyice
bozulacaktır. Çünkü adı geçen memur kesimi, memurların ekseriyetini kapsıyor.
Yani koca bir ordu demektir. Tamam, kendilerine vaat edilen dört kesim bu ek
göstergeyi fazlasıyla hak ediyor. Emekli olduktan sonra insanca yaşamak
haklarıdır. Bu, sadece bu dört kesimin değil, tüm memurların hayalidir aynı
zamanda. Bu hayalin gerçek olması gerekir. Ama zamanlama yanlış. Ülke menfaati,
ülkenin şartları hepimizin menfaatinin üstündedir. 3600 ek göstergeyle bütçe
felç olacaksa bu yasayı ötelemekte fayda görüyorum. Hükümetlerin de neyimiz
var, ek kaynak bulabilir miyiz, bütçeye ne kadar yük getirir hesabı yapmadan bu
tür vaatleri vermemesi gerekir. Haydi diyelim ki verilen vaat yerine
getirilsin. Diğer memurlar hani bize, biz devletin üvey evladı mıyız demeyecekler
mi? Bu yasa çıkarsa bu yasa kapsamına girmeyen diğer memurlar bu yasadan
faydalanmak için eylem üstüne eylem yapacak, kamuoyu oluşturmaya çalışacaklardır.
En iyisi,
*Hükümet, bütçe imkanlarını göz önünde bulundurarak bu
yasayı çıkarmayı ötelemeli ve yetkili bir ağız çıkıp beklenti içine giren
kesime kusura bakmayın, sözümde duramayacağım. Bu iş maalesef bütçenin boyunu
aşıyor demelidir.
*Kendilerine ek gösterge vaadi verilen kesim "Mesele
ülke ise bizim beklentilerimiz teferruattır. Bizim yüzümüzden bütçe ağır darbe
almasın. Biz en iyisi bir başka baharı bekleyelim" demelidir.
*Hükümet ve hükümet alternatifi olanlar "Bundan sonra
boyumdan büyük vaatlere tövbe! Mesele ülke ise benim vaatlerim
teferruattır" demelidir.
*Yetkili ve yetkisiz memur sendikaları ülke düzlüğe
çıkıncaya kadar "Nerede bize vaat edilen ek gösterge... İsteriz de
isteriz" dememelidir.
Biliyorum bu yazımdan öğretmeni, polisi, hemşiresi ve din
görevlisi hoşnut olmayacaktır ve bana kızacaklardır. Ne yapalım? Bana kızmayan
bir bu dört kesim kalmıştı. Bir de bunlar kızsın, ne diyeyim?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder