Türkiye'de zaman zaman adına af denmese de cezaevinde yatan
hükümlü mahkûmları dışarı salıvermenin bir yolu bulunur. Çünkü seçim vaadi
olarak ya söz verilmiştir ya da hapishaneler kapasitesinin üzerinde bir
doluluğa sahiptir. İçeri boşaltılmalı ki yeni suç işleyenler cezaevine girebilsin.
Böyle giderse biz bol bol yeni hapishaneler açmaya devam ederiz. Zaten salsak
da çözüm değil. Çünkü saldığımız yeniden suç işliyor. Yeni suç işleyenleri
içeri alamıyoruz. Çünkü dolu. Bunun yerine Adli Kontrol Şartını uyguluyoruz bol
bol. Anlayacağımız cezaevlerimiz adalet dağıtmıyor: Birer medreseyi Yusufiye
değil. Tıpkı adaletimizin adalet dağıtmadığı gibi!
Aslında bunun çözümü bende. Hem hapishaneleri boşaltırım
hem de yeni suç işleyenler cezaevine girmez. Nasıl mı? Normalde bu formülümü
Adalet Bakanı olunca uygulamaya koymayı düşünüyordum ama bu iş beklemeye
gelmeyecek. Bir an evvel formülümü uygulamaya koyalım ki hapishanelerimiz sinek
avlasın.
Nedir önerin derseniz? Yeni suç işleyenlere durmadan Adli
Kontrol Şartı uyguluyoruz ya, işte bu kuralı genişleterek cezaevlerindeki
mahkûmlar için de uygulayalım diyorum. Mahkûmun suçunun büyüklüğüne ve
küçüklüğüne bakmadan içerideki suçluları Adli Kontrol Şartıyla tahliye edersek
hapishaneler boşalır, girmek isteyene de “Dur bakalım, cezaevi bu kadar ucuz
değil. Ceza olarak seni içeriye almayacağız, serbestsin deriz, olur biter. Bu
durumda mahkûmlar hürriyetine kavuşur, siyasilerimiz af çıkarmak zorunda kalmaz.
Bu kriz döneminde üstelik bu yol ile devlet ekonomik yönden rahatlar. Yeni
cezaevleri yapmaz, hatta mevcutları satar. İnfaz memurlarını istihdam etmez,
onlara maaş vermez. Adliyelerin yükü hafifler, devlet cezaevlerindeki
mahkûmların yeme, içme, barınma ve güvenlik işi ile uğraşmaz ve harcama yapmaz.
Adliyelerin yükü hafifleyeceği için fazla hâkim, savcı, mübaşir ve zabıt
kâtibine ihtiyaç kalmaz. Devlette görev alacaklara "Adli Kontrol Şartı ile
salıverilmemek" şartını da koyarız. Daha bitmedi. Polise de suçluyu
yakalama görevi verilmez. Kim suç işlerse gıyabında "Adli Kontrol Şartı
ile hakkında işlem yapılmıştır" kararı verileceğinden fazla polis
istihdamına da gerek duyulmaz. Avukatlık mesleği tarih olur. Devlet ve vatandaş
avukatlara para ödemek durumunda kalmaz. Aileler yakınımı ziyaret edeceğim deme
yoluna gitmez, masraf ve vakit harcanmaz.
Biliyorum bu önerimi beğenmediniz. Hatta bıyık altından
"Öneriye bak, hizaya gel" dercesine gülüp garipsediniz. Bence bu
öneri yabana atılacak bir öneri değildir. Uzun uğraş sonucu patenti bana ait
olarak kayıtlardaki yerini alacaktır. Bu önerim uygulansın, sonucu hep beraber
görelim günümüzü. Hoş herkesi içeriye dıktık da sonuç ne oldu? Onca masraf ve
çabaya rağmen suçluyla mücadelemiz sıfır elde var sıfır değil mi? Hem benimki
masrafsız. Denemesi de bedava. Patent parası falan istemiyorum. Haydin yetkililer!
Alın size yol ve yöntem! Uygulayın, ne kaybedeceksiniz ki?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder