31 Aralık 2016 Cumartesi

Kendisiyle kavgalı olanların kavgası dışarı vurur

Yaşadığı sıkıntılardan mıdır bilinmez bazı insanların anlaşılmaz tavır ve hareketleri insanların kendisinden uzaklaşmasına sebebiyet vermektedir. Bu tip insanlar derdini açıklamaz, içine kapanır, kendini ifade etmez, iletişime kapalıdır. Kimseye muhtaç olmadan kendi sorun ve meselesini halletmeye çalışır. Yüzü gülmez. Gülmeyen bu yüz etrafına  pozitif enerji de vermez.

Hep insanlardan kaçar. Derdini içine attığı için konuştuğu zaman muhatabını dövecek şekilde bağırarak konuşur. Karşı tarafı kırdığının farkında bile değildir. İnsanların içine girse de kalabalıklar içerisinde yalnızdır. Kendisini yalnızlığa iten bu tipler bir müddet sonra doğuştan gelen sosyal yönünü de kaybederler. Hayata hep düz kontak olarak bakmaya başlar. İçinde ne fırtınalar koptuğunu kimseler bilmediği için içindeki fırtına yüzüne, konuşmasına, hal ve hareketlerine vurur. Ne hayattan zevk alır, ne de aldırır. Kendisine bu geçici hayatı zindan ettiği gibi etrafına da zindan eder. İçindeki kavga vücudunun her bir yerine sanki bir hastalık gibi sirayet ettiği için ruhen çöken bu tipler kısa zamanda fiziken de çökerler.

Kimseyle paylaşma gereksinimi duymadığı için kendi içinde kendi kavgasını verdiğini sanır. Hep içine attığı için konuştuğu zaman adamı dövecek gibi konuşur. Sanırsın ki karşında patlamaya hazır bir bomba, bir barut var. Barut fıçısı mübarek! Böyleleri içindeki kendisiyle kavgasını sonuçlandırmadığı müddetçe bu kavga dışa vuracaktır hep. Çevreyle de kavgalı olacaktır. Yemeden, içmeden zevk almazlar. Çünkü yediği sinir, içtiği sinirdir artık. Kendilerinde var olan espri yeteneğini de kaybeder. Analitik düşünmemeye başlar.

Böyle tiplerin tedavisi yine kendisidir. Keşke bir farkına varabilse. Allah böylelerinin yardımcısı olsun. Ne kendisi kırılsın ne de etrafını kırsın. Varsa dertleri Rabbim dertlerine derman versin. İçindeki kavgayı dindirsin. Hayatın akışına kendisini bıraksın. 31/12/2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder