25 Ekim 2016 Salı

Memur sendikaları ne işe yarar?

Türkiye'de işçi sendikaları var. Bir zamanlar çok etkili idiler. Özellikle zamlarının konuşulduğu dönemlerde anlaşamazlarsa grev olacak şeklinde gündemimize gelirdi. İşçi temsilcileri hükümetlerle sıkı bir pazarlığa girer genelde istediklerini elde ederlerdi.

90'lardan sonra kamu sendikaları da kurulmaya başlandı. 50'ye yakın kamu görevlileri sendikası mevcut. Memur sendikalarında ip hükümetin elinde. İşçinin oturduğu gibi masaya oturamıyor kamu sendika temsilcileri. Hükümetin verdiğiyle yetinmek zorunda kalıyorlar çoğu zaman.

Üye sayısı fazla olan 3-4 sendika var. Ne yaptıklarını hep merak etmişimdir. En fazla üyeye sahip olan memurlar adına pazarlığa oturuyor iki yılda bir. Bizde garip olan üyelerin aidatını da devlet öder. Toplanan paralar nereye gider, ne yapılır, nerede harcanır? Bunu ancak sendika yönetiminde olanlar bilir. Üyeler de sormaz zaten bu paralar nereye gitti diye. Çünkü kimsenin cebinden bir şey çıkmaz.

Sendikaların çok bir ağırlığı yok. Her bir sendika en fazla üyeye sahip olmak için çabalar durur. Temsilciler kurum, kuruluş dolaşır durur. Her bir sendika mutlaka bir siyasi parti ile irtibatlıdır. Bağı olan sendika iktidara gelmişse keyfine diyecek yoktur, böylece kısa bir zamanda en fazla üyeye sahip olur. Masalarda sendikasını ve diğer memurları temsil etmeye başlar.

Genelde iktidardaki parti ile uyum içerisinde çalışır. Kendi üyelerini yönetici kademelerine getirmeye çalışır. Hakkaniyet ve ehliyete burada pek dikkat edilmez. Üye sayısı az olan sendika bu duruma isyan eder durur. Her çıkan yönetmelikte soluğu mahkemelerde alır, bu haksızlık diye. İktidardaki sendika ise işini yaptırmaya devam eder. Ne zaman ki sendikanın yakın olduğu iktidar muhalefete düşerse sendika da en fazla üyeyi kaybeder. Öbür gelen partinin sendikası bu sefer en fazla üyeye sahip olur. O da daha önce karşı çıktığı yönetmeliklere göre kendi adamlarını bir yerlere yerleştirmeye çalışır. Dün sesini çıkarmayan sendika da soluğu mahkemede alır.

Bizdeki sendikacılık bu şekilde devam eder gider. Halinden memnun olanlar yönetimde olanlar ve bir yerlere gelenlerdir. Makam, mevkiler bunlar arasında dolaşır durur. Üye aidatlarından da bunlar faydalanır. Onlar istediği şekilde usulüne uydurarak harcamaya devam eder. Sendika yönetiminde dura dura çevresinde tanınır, bir müddet sonra milletvekilliğine çıkar.

Üye sayısı fazla olan sendika yeni üye için pek dolaşmaz. Nasılsa kendi partisi iktidarda olduğu müddetçe kendisi ve sendikası zirvede olmaya devam edecektir. Muhalefette olan sendika ise kapı kapı dolaşır. Hem yeni üye kazanmak hem de eski üyeleri korumak için. Zirvede olan sendikanın burnu havadadır. Çünkü üye zaten oturduğu yerde gelmektedir. Ayrıca çalışmasına gerek yoktur.

Hasılı bizim ülkemizde yapılan sendikacılık sarı sendikacılıktır. Herhangi bir şey üretmez. Kendi üyelerinin sırtına basarak devletten aldığı aidatlarla beraber bazıları makam, mevkiye sahip olur. Şan ve şöhrete kavuşur. Üye sayısı arttıkça kendi başarısı sanır... 25.10.2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder