Haklı mı olmak istersin yoksa güçlü mü? Sorum bu. Ne cevap
verirsiniz bilmem. Eğer cevabınız haklı olma yönünde ise hiçbir zaman galip
gelemeyeceğiniz bu yolda size başarılar dilerim.
Bu soruya benim cevabım, güçlü
olmak olacaktır. Çünkü güçlü olunca haklı da olsanız, haksız da olsanız
istediğiniz zaten fazlasıyla sizindir.
Böyle bir yol varken haklı olmaya çalışmak, hakkın ve
haklının yanında yer almak yel değirmenleriyle savaşa kalkışmak demektir. Bu savaşta
da bugüne kadar kimse galip gelememiştir. Mevcut hak gelmediği gibi gerisin
geriye gitmek ve eldekini de kaybetmek demektir. Hakkını alamadığı gibi
üzerine huzursuzluk ve mutsuzluk da cabası. Felaket kısaca.
Huzur ve mutluluk her şeyin başıdır. Yoksa dünya senin olsa
ne işe yarar. Huzurun gideceği, bu uğurda kimsenin yanında olmadığı bir dünyada
değer mi üç günlük dünya için hak ve adalet demeye.
Halbuki güç olsan, beraberinde hakkı da getirir, hukuku da adaleti
de. Bütün kapılar açılır sana. Karşında el pençe dururlar. İşte sana hak, hukuk.
Var mı ötesi. Galip gelince duyduğun mutluluk ve aldığın haz da üzerine bonus olur.
Üstelik bükemedikleri elini öpmek için sıraya girerler. Sayılmaz, sevilmez isen
de şerrinden emin olmak, üzerine şiddetini çekmemek için kimse sana saygıda kusur
etmez. Ama, fakat, lakin demez. Sen de işine bakarsın.
Tamam herkes güçlü olamayabilir. Suyun başını tutamayabilir.
Kimse anasından güçlü doğmayabilir. Bu durumda ne yapacaksın? Suyun suyundan faydalanmak
için bu durumda güçlünün yanında saf tutacaksın. Bu duruş yine sana bir bir zaferleri
getirecektir. Kendin kazanmış gibi huzur ve mutluluk duyacaksın.
Yukarıda Allah var, ondan korkarım. Üstelik vicdanım el vermez
buna demeyeceksin. Bu üç günlük dünyada kazanamayacağın savaşa girerek, güçsüz haklının
yanında yer alarak huzursuz olmak daha mı iyi sanki. Unutma ki vicdan falan karın
doyurmaz.
Hiçbir şey yapamıyorsan, haklının yanında yer almaktan, hakkı
savunmaktan daha ehven olanı, olup bitene sessiz kalarak güçlüye destek vermektir.
Haksızlıklara bigane kalmaktır. Bana ne demektir. Etliye, sütlüye karışmamak demektir.
Şimşekleri üzerine çekmemek demektir. Dünyayı sen mi düzelteceksin, öyle değil mi?
Bu da sana huzur getirir, mutlu olursun.
Kısaca hak, hukuk, adalet; haklı, haksız türü şeylerden uzak
dur. Güç devşir. Olamıyorsan, gücün yanında hizaya gir. Bunu da yapamıyorsan sessizliğe
bürün.
Sakın ola yel değirmenleriyle savaşa girip olmayan ağzının tadını kaçırma. Ağzının tadı bir kaçtı mı etrafına pozitif enerji de vermezsin. Çevreni de huzursuz edersin. Değer mi bir hak için kendi huzurunu ve çevrenin huzurunu kaçırmaya.