Bir arkadaşım anlattı: "Kızım ve damadım Avusturya'ya müracaat ettiler. Orada hem yüksek lisans yapacaklar hem de çalışacaklar. Avusturya hükümeti damattan gelirini istemiş. Belgesiyle sunduğu gelirini, bu gelirle geçinmeniz mümkün değil diye müracaatı reddetmiş. Damadımın normalde geliri fazlasıyla orada yaşamaya yeter. Ama resmi olarak sunduğu belgede geliri az görünüyor.
Damadım pes etmedi. Avusturya hükümetine şu bölgede şu işi kuracağını sundu. Teklifi inceleyen Avusturya hükümeti, "Kurmayı taahhüt ettiğiniz iş için belirttiğimiz bölgede o alanda iş yapan yeteri kadar iş yeri var. Bu bölgede o işi açmanıza izin vermiyoruz. Şu bölgede o işi kurabilirsiniz. Yalnız şu kadar süre içinde bu kadar para kazandığınızı belgelendirmeniz gerekli. Şayet belirttiğimiz miktarda bir kazancınız olmazsa iş yerini kapattırıp sizi geri göndermek durumunda kalırız" türünden bir cevap verir.
Bildiğim kadarıyla arkadaşın kızı ve damadı şu anda Avusturya'da. Hükümetin önerdiği yerde iş yeri açarak hem işletiyor hem de yüksek lisanslarını yapıyorlar.
Arkadaşın bu açıklamasını ağzım açık dinledim. Vay be adamlardaki devlet anlayışına bak. Ülkelerinde ikamet etmek isteyen herkesi almayıp önce gelirini soruyor. Yeterli görmeyince reddediyor. Şu iş üzerine iş yeri açacağım teklifini ise o bölgede o alana hitap edecek yeterli sektörümüz var diyerek yine reddediyor. Başka yerde o iş yerinin açılmasına izin veriyor ama şu kadar süre zarfında gelirini izleyeceğini, şayet bu kadar kazanç olmazsa iş yerini kapatacağını söylüyor. Bu demektir ki oturma iznini iptal ederim.
Oturmuş bir devlet böyle olur dedim arkadaşa. Sınıra gelen herkesi almıyor. Niye geliyorsun diyor. Aynı bölgede aynı işi yapacak olan başkasına açma izni vermeyerek o bölgedeki esnafını koruyor.
Bizdeki durumu ne siz sorun ne de ben söyleyeyim. Ki zaten işleyişi biliyoruz. Yine de birkaç kelam etmek isterim.
Bildiğim kadarıyla kaçak veya normal yollarla bu ülkeye gelmek isteyen herkese bu ülkenin kapıları ve sınırları açık. Bu ülke yol geçen hanı gibi desem yanlış olmaz. Gelene niçin geliyorsun denmez. Gelirin nedir? Bu ülkede kaldığın müddetçe geçimini nasıl sağlayacaksın diye sorulmaz. Gelen yabancı bu ülkenin şu bölgesinde şu işi yapacağım, izniniz var mı demez. Devlet de açacağın bu bölgede bu işi yapan yeteri miktarda esnafım var demez.
Sadece yabancıya değil, kendi ülke insanına da sormaz. Eğer bir muhitte yan yana ve karşılıklı 50 dükkan olsa, 50 kişi, belediyeye biz burada market açacağız dese, hepsinin market açmasında hiçbir engel ve sınırlama yok. Buradaki aynı işi yapan diğer esnafı da koruyalım denmez. Yeteri kadar hatta fazlası varken açan kişi de "Herkes nasibini yer. Ya nasip" diye yola çıkar.
Aynı bölgede açılan iş gereği, araç yoğunluğu olsa, bu bölgede oto park sorunu olur da denmez.
Bildiğim kadarıyla son yıllarda eczane açılmasına sınır getirildi. Bunun dışında herhangi bir sektör için bir sınırlama yok.
Ülkemizdeki işleyişle ilgili birkaç kelam edecektim. Gördüğünüz gibi uzattım.
Ama Avusturya hükümetinin işleyişi ve tavrı hoşuma gitti. Gönül isterdi ki Avusturya ülkesinde olan bu işleyiş ülkemde de olsun. Çünkü devlet dediğin böyle olur.
Avusturya ne zaman böyle kuralları olan bir ülke oldu bilmiyorum ama zamanında Viyana’yı alsaydık, belki ya Avusturya’yı kendimize benzetirdik ya da Viyana’dan bu işleyişi alırdık. Şu var ki Viyana elimizden ucuz kurtulmuş.