Gördüğümden, izlediğimden, olup bitenden, geldiğimiz
noktadan şunu çıkarıyorum ki dünyada bir yönetenler var, bir de yönetilenler.
Yönetenlerin sayısı fazla değil.
Sayıları bir elin parmaklarını geçmez. Bunlar parayı elinde bulunduranlar, para
ve ekonomilere yön verenlerdir.
Devlet değil bunlar.
Ellerindeki devasa imkanlarla her
devleti elleriyle oynatıyorlar.
Bunlar ne karar alıyorlarsa,
dedikleri oluyor. Planları milim şaşmaz. A planları olmuyorsa, B planlarını
devreye sokuyorlar. Bu da olmuyorsa C planları devreye girer. Ama her hâlükârda
dedikleri olur.
Dünya siyasetine bunlar yön verir.
İster krallık ister demokrasi ile yönetilsin, devletlere lider ya da yöneticiyi
bunlar ayarlarlar.
Ayarladıkları liderleri bir şekilde
o ülkenin yönetimine getirirler. Hem de kurtarıcı olarak.
Getiremedikleri takdirde gerekirse
darbeye başvururlar, iç savaş çıkarırlar.
Anlaştıkları liderler efendilerinin
emrinden dışarı çıkmaz. Şayet çıkmaya kalkarlarsa bedelini ağır öderler.
Dünyada bu yönetenler dışında
bağımsız devlet yoktur. Bayrağı olan ne kadar devlet varsa, bu ülkelerde ne
kadar iktidar varsa hepsi bunların emrindedir. Ülkelerin durumları içişlerinde serbest,
dışişlerinde bağlı özerk devlet gibidirler.
Bunlar devlet de olsa, o ülkenin
cumhurbaşkanı veya kralı da olsa ülkesine emir verirken bunlardan emir alırlar.
Emir alan cumhurbaşkanıdır, emir alan kral vs.dir.
Bu durumda ülkesine yön veren
yöneticiler de birer yönetilen mesabesinde olmuş oluyorlar.
Bir elin parmağını geçmez
yönetenlerin yanında yönetilenlerin sayısı çoktur. Çoğunluk, yönetilen olmakla
beraber yönetici gibi görünen, haddizatında yönetilen olan yönetici görünümlü
kişilerin sayısı da az değildir.
Şunu demek istiyorum. Devletlerin başında yönetici görünenler,
aşağısına emir verirken yönetici, yukarısından emir alırken yönetilen durumundadır.
Altına yegane güç olarak kök söktürürken, yukarısı da bunlara kök söktürüyor.
Bu yönüyle bakıldığı zaman ülkeler para babalarının elinde adeta
valilikle yönetiliyor. Ülkesinde cumhurbaşkanı veya kral, para babalarının nezdinde
ise vali. Valiler ise hep emri yukarıdan alır, altına emir verir.
Yönetenler tüm dünyayı ve ülkeleri böyle yönetiyor bence.
Yönetici gibi görünen yönetenler ise yöneticilerinin yazdığı
senaryoyu oynayan birer aktör görünümündedir.
Terör örgütlerini kuran, onları besleyip büyüten, kendi adlarına
vekalet savaşı yaptıranlar da bu az sayıdaki yöneticilerdir.
Kısaca statü ve makamımız ne olursa olsun sen, ben, bizim oğlan hepimiz birer yönetileniz. Gerçek yönetici olmak için çok fırın ekmeği yememiz de yetmez. Zira yönetenler ailesinden değiliz. Hepimiz yönetilenler ailesindeniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder