Türkiye sınav ülkesi dense yeridir.
Ortaokulu bitirince başlayan merkezi sınav maratonu üniversiteye girme,
sonrasında da devlette bir işe girmek için KPSS ile devam eder. Sınavların
genelinde dört yanlışın bir doğruyu götürmesi şeklinde bir sistem
uygulanır. Bildiğim kadarıyla bunun tek istisnası TEOG sınavıdır. Bu sınavda
yanlışlara verilen cevaplar doğruyu götürmüyor.
Bugün milyonlarca ortaokul öğrencisinin
ter döktüğü TEOG sınavları yapılıyor. Bir gün öncesinde televizyonlarda ne var
ne yok diye kanalları gezinirken sahasında uzman biri sınavla ilgili öğrenci ve
anne-babalara tavsiyelerde bulunuyordu. Biraz dinleme imkanım oldu.
Konuşmasının sonlarına doğru “Bu sınavda
dünyada bir ilk olarak yanlışlar doğruyu götürmüyor. Yani yanlış yapmanın
öğrenciye bir zararı yok. Öğrencinin boş bırakmamasını öneririm.
Yapamadıklarını rastgele atmaktan ziyade doğru yaptıkları seçeneklere bir göz
atmasında fayda var. Diyelim ki öğrenci en fazla işaretlediği doğru seçenekler A ve C seçeneklerinde yoğunlaşmış ise boş
bıraktığı seçenekleri B ve D seçeneklerine paylaştırması yerinde olur. Çünkü üç
aşağı beş yukarı doğru seçeneklerin dağılımında bir oran vardır. Doğru olarak
tutturma ihtimali daha yüksek…” şeklinde tüyolar veriyordu. Bu şekil
kopyayı vermek için işin uzmanı olmak gerekmiyor. Bizde zaman zaman öğrencilere
bu şekilde yol gösteriyoruz. İşin garibi buna yol gösterme diyoruz. Atmanın ve
sallamanın mantıklıcası da denebilir buna.
İşin uzmanı olanların veya uzmanı geçinenlerin gösterdiği bu
yöntemi görünce doğruyu bulma yöntemlerimize şaşırmadım değil. Maalesef
eğitimde geldiğimiz nokta bu. Doğruyu bul da nasıl bulursan bul. Atmanın acaba
başka yöntemi olamaz mı? Aşağıda sanal alemden alıntıladığım fikir babasının
kim olduğunu tespit edemediğim bir öneri var. Üzerinde düşünmeye değer. “Neden sınavlarda ‘4 yanlış bir doğruyu
götürür’ şeklinde bir uygulama ile
öğrenciler
cezalandırılırlar da; ‘4 doğru bil, bir doğru da bizden’ şeklinde bir
kampanya başlatılıp zekaya ve riske girme cesaretine ödül verilmez?” Öneriyi nasıl buldunuz bilmiyorum ama
kanaatimce uygulanmaya değer. Çünkü bilinçli yapan, doğru yapacağım diye
kendini riske atan öğrenciye bir ödül söz konusu burada. Öğrenci boş
bıraktıklarını rastgele işaretlemektense bilerek işaretlemesine bir katkı var.
Tamam, yanlış yapan öğrenci yaptığı yanlıştan dolayı cezalandırılmasın. Ama
atmaktan ziyade “Ben bu soruyu bilmiyorum” diye boş bırakmasında fayda var.
Çünkü bilmiyorum demek ilmin yarısı denir bizde. Kişinin kendisini bilmesidir
bu. Hatta “Lâ edri” diye ifade edilir çoğu kimse tarafından.
“Dört doğruyu bil, bir doğru da bizden” uygulaması
puan eşitliğinin de önüne geçebilir. Öğrenci merkezi sınavlarda 100 tam puan
alacaksa bu şekilde 125 tam puan almış olur. Eğitim sistemimizde uygulamadığımız
sistem kalmadı. Bir de bunu uygulasak sanırım kıyamet kopmaz. Eksileri çıkarsa
atarız çöpe. Yerine yeni bir sistem buluruz. Bu konuda çok tecrübeliyiz değil
mi? 26/04/2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder