2 Şubat 2025 Pazar

Nihayet Bana İş Çıktı (2)

Bu şahitlik nereden çıktı?
Fi tarihinde küçük bir trafik kazası olduktan sonra kaza mahalline gelmiştim. Biri öndeki aracın çamurluğuna hafifçe tıklamış. Bu küçük kaza için kaportacıya gitmeye ve tutanak tutmaya bile gerek yok.
Kaza mahalline vardığımda, ortam sessiz olmasına rağmen soğuk bir ortam vardı. Taraflardaki gerginlik yüzlerinden okunuyordu. Sanırım biz gelmeden önce biraz hırgür yapılmış. Bunun için hırgüre gerek var mı? Yok ama onu gel sen bizim insanımıza anlat. Pireyi deve yapmada üstümüze yok. Bir de kendimize iş çıkaracağız.
Biz vardıktan sonra gerginlik kavgaya döndü. Birbirlerine vurdular da vurdular. Araladık, tekrar girdiler.
Beraberinde hakaretler yapıldı, tehditler savruldu.
Biri ambulansla hastaneye kaldırıldı. Hafif tıklanan araba da öyle tıklanmaz böyle tıklanır dercesine kavgadan nasibini aldı. Arabanın ne farları kaldı ne de aynaları. Ortam adeta savaş alanına döndü.
Bu kaza ve kavganın ardından belki de iki yıldan fazla zaman geçti.
Şikayetçi olmuşlar. Arabulucu da aralarını bulamamış olmalı ki beni ve kaza mahallinde olan diğer arkadaşı şahit yazdırmışlar.
Duruşma günü geldi çattı. Duruşma saati de 10.33 idi. Niçin 10.30 ya da 11.00 değildi? Bu da merakımı celp etti. Sanırım mahkeme çok dakik, dakikası gelir gelmez bizi duruşma salonuna alacaklar dedim.
9.30'da evden çıkıp Anıt'a kadar yürüdüm. Oradan Adliye'ye giden bir otobüse bindim.
10.25'de C kapısından giriş yaptım. Ama içeri girmem ne mümkün. Ne kadar emniyet tedbiri varsa abartılı bir şekilde vardı: X-ray cihazı, eşyaların kontrolden geçtiği cihaz, sayamadığım görevliler. Öyle zannediyorum, kamera da vardır.
X-ray cihazından geçmeden önce ceplerimde ne varsa bir kaba boşalttım. Belimdeki kemeri dahi çıkarıp kaba koydum. Kap cihazın içine gönderilince ben de X-ray cihazından geçtim.
Cihazdan geçtikten sonra cebimden çıkarıp koyduğum eşyalarım da geçti. Alelacele cebime doldurdum. Bu arada ceplerde de yok yokmuş maşallah. Ne bulmuşsam atmışım.
Adliyeye girişteki bu güvenlik tedbirleri, adliyede işi olanlar için sıkıntı mı sıkıntı. Çünkü her girişlerinde tepeden tırnağa kontrolden geçmek gerek. Bu kadar güvenlik tedbiri abartı olsa da gerekli. Yalnız bu güvenlik kontrolü niçin sadece adliyede var da diğer kurumlara girerken yok. Mesela okullarda öğretmen ve idareciler, hastanelerde başta doktorlar olmak üzere sağlık çalışanları zaman zaman şiddete hatta cinayete kurban gidebiliyor. Buralara cebinde silah ve bıçak ile girilebiliyor. Çünkü girişlerde kontrol yok. Hastanelerin bazı girişlerinde X-ray cihazı olsa da bu cihazdan geçmeden geçip gidenler de olabiliyor. Özel güvenlik de bir şey demiyor. Hasılı adliyedekilerin güvenliği önemli de diğer kurumların güvenliği önemli değil mi? (Devam edecek) 

2 yorum:

  1. Merhabalar.
    Bu yorumda X-Ray cihazına değineceğim. Sabotaj amaçlı da gelen olur, bıçaklı ve silahlı da gelen olur. Bir silah vardı ve adına hayalet deniyordu. Ne üzerinde, ne de çantanda bile olsa,
    X-Ray cihazı asla tespit edemiyormuş. Şimdi hastane girişlerinde böyle sıkı bir şekilde kontrol olduğunu var saysak, kontrol çok zor olmakla birlikte çok zaman alır. Ancak, oranın güvenlik personeli her gireni dikkatli takip ederek, seri şekilde el tarayıcı ile kontrol edip, sadece şüphelendiği kimseyi kenara alıp, detaylı arama yapabilir. Bir de o kadar çok giriş çıkışlar oluyor ki, belki aynı hasta birkaç kez girip çıkabiliyor. Zaten şehir hastanelerinin yolları geniş olsa da, hastane giriş ve çıkışlarında mevcut trafiği kaldırmıyor. Yani hasta, hastane kapısına bin bir güçlükle geliyor, bir de burada x-ray kontrolü olunca kargaşa çıkar.
    X-ray cihazı her türlü metal ve madeni şeylerde ikaz veriyor. Bu cihazlar öyle geliştirilmeli ki, sadece bıçak, silah, patlayıcı maddeye karşı alarm vermeli. Cebimdeki her şeyi kutuya boşaltıyorum ve x-ray dan geçiyorum cihaz gene ötüyor. neden mi? Pantolonumdaki kemerin tokası madeni, ya da pantolonumdaki fermuar madeni, ya da vücudumdaki bir operasyondan dolayı protez takılmış, o da madeni ve x-ray madeni gördüğü her şeye alarm veriyor.
    X-Ray cihazları geliştirilecek ve tüm kurumlarda seri şekilde rahatça kullanılacak. Yani giren kişi sadece o iki tarayıcı kolon arasından geçip gidecek, alarm alınan kişiyi güvenlik çevirip detaylı aramaya tabi tutacak. Diğer türlü üzerindeki tüm madeni ve elektronik cihazları bir kutuya boşaltacaksın karşıya geçince tekrar malzemelerini alıp cebine dolduracaksın, böyle olmaz! Ankara'da çoklu AVM'leri olan büyük alış veriş merkezlerine girerken de önce cebindeki metalleri bir kutuya koyuyorsun, çantaların ve sen x-ray dan geçiyorsun.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
  2. As. Adliye kadar hassas olmasa da X-ray veya başka yollu güvenlik tedbiri gerekli. Elbette güvenlik kontrolü hastanelerde yığılmaya sebep olabilir. Konya'da biri tabancayla gelip doktora kurşun yağdırdı. Doktor öldü. En azından silah ve bıçağı içeriye almayacak bir sistem olmalı. Ha kafaya koyan bir şekilde tabanca sokabilir. Ama caydırıcı olmadı bakımından halka dönük yerlerde güvenlik tedbiri abartılmadan uygulanmalı.

    YanıtlaSil