26 Mart 2023 Pazar

Korkmam, Korkarım

Nefsini bilen Rabbimi bilir” sözü hadis olarak rivayet edilse de hadis değildir. Yalnız mana bakımından doğru bir sözdür.

Kendisinin nasıl biri olduğunu bilen insandan korkmam. Çünkü,

Kişinin kendini bilmesi, ne olduğunu, nasıl biri olduğunu bilmesi demektir. 

Kısaca haddini bilmesi demektir. Haddini bilen kendisini gizlemez, eksikliklerini itiraf eder.

Yaptığının yanlış olduğunu söyleyenlere kızıp sinirlenmez, sesini yükseltmez, ayar vermeye kalkmaz. Bu yönüm benim de hoşuma gitmez der ve muhatabına teşekkür eder.

Kendisini olduğundan farklı göstermeye çalışanlara, ben aslında öyle değilim der. 

Övmeye kalkanlara yüzü kızarır, estağfurullah der ve keşke dediğiniz gibi olabilsem der.

Olup biten her şeyi kendinden menkul bilmez. 

Dünyanın merkezine kendisini koymaz. Dünyanın kendi etrafında dönmesi gerektiğine kendisini ve çevresini ikna etmeye çalışmaz. 

Kibir budalası değildir. Tevazuu elden bırakmaz. 

Ne idim ne oldum demez. 

Böyle birinin ne zaman, ne yapacağını, nasıl tepki vereceğini, hata yapsa da hatasıyla yüzleşeceğini, bundan dolayı mağdur ettiklerinin de gönlünü alacağını bilirsin. Böyle biri, etrafına pozitif enerji verdiği gibi övülmekten pek hoşlanmaz, kendisini ön plana çıkarmaz. Hasılı böyle biri kendisiyle barışık olduğu gibi etrafıyla da barışık olur. Kendisinden zarar gelmediği gibi bulunduğu yerde katma değer üretmeye devam eder.

Kimileri de vardır ki kendini bilmez, bilmediğini de kabul etmez. Kendisini bilmeyince haliyle haddini de bilmez. İşte bu tiplerden korkarım ben:

Kendisini her daim olduğundan farklı göstermeyi bilir. Öylesin diyenlere karşı küplere biner.

Ne mazereti biter ne gerekçesi. Egosu tavan yapmıştır ama bunu kabul etmez. Kendisini derviş gibi göstermeden çok mahirdir.

İşler istediği şekilde gitmezse ağzını bozar.

Kendisinden ziyade günah keçisi ilan ettiği ile uğraşır.

Pek özür dilemez. Özür dilemesinin kendisine prim getireceğine inanırsa, bunu da eğer mağdur etmişsem türünden yuvarlak cümlelerle ifade ederek savuşturur.

İçiyle kavgasını büyük devletlerin verdiği vekalet savaşı gibi başkası üzerinden yürütür.

4 yorum:

  1. Merhabalar Sayın Hocam.
    Öyle güzel konular bulup, öyle güzel şeyler üretiyorsunuz ki, ben ancak okuyup okuyup şapka çıkarıyorum. Hatta yazılarınıza yetişemiyorum. Bu kadar seri bir şekilde paylaşımlar yapmak her babayiğidin karı değildir. Sizin yazdıklarınıza ben okumakla yetişemiyorum.

    Bu tür yazılar öyle bir kere okumakla olmaz. Asıl satır aralarında görülmeyen, ancak hissedilen mesajların da farkına varmak gerekir. Benim nazarımda düz nesir yazılar da şiir gibidir. Öyle bir okumada şiir nasıl çözülemiyorsa, düz nesir yazıların da öyle bir kez okumakla esrarına, kıymet-i harbiyesine vakıf olamazsın.

    Sayın hocam, Blogcularımızın sizi keşfetmesini ve yazılarınızı okumalarını çok isterdim. Her neyse ben sizi bölgemizde blog faaliyeti olan kişilerle tanıştırmak için kimi arkadaşlarıma önerdim, kimilerine de blog tanıtım paylaşımı yapan arkadaşımın sesiyle duyurmaya çalıştık. Sabredip bekleyeceğiz.

    Şu zamanda öyle haddini bilip, eksik taraflarını itiraf edecek kimseleri görmek pek mümkün değildir. İşte bizler de nesli tükenmiş türümüzün son örnekleriyiz, bizler de gittikten sonra, kalanlara selametler dilerim. İnşAllah sürç-ü lisan etmemişizdir, yazdıklarımız amacını aşmamıştır.
    Selam ve saygılarımla.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel duygu ve düşüncelerin için teşekkür ediyorum. Yazmak benim için bir nevi bağımlılık yaptı. İçimi döküyorum bu vesileyle. Bazıları konuşarak bazıları yazarak. Ben de yazıyı tercih ettim. Blogumun tanıtımı için gösterdiğimiz ilgi ve çabaya tekrar teşekkür ediyorum. Bugüne kadar blogum hep geri planda kaldı. Tanıtım için bir şey yapmadım. Blogtaki yazdığım yazılardan seçtiğimi gazetelere gönderdim. Gazetelerdeki yazılarımı sosyal medyada paylaştım. Aslında 2019 yılına kadar bloğumun okunması fena değildi. Kendimi sorgulamam dolayısıyla içinden çıktığım kesimin yanlışlarını söylemeye, eleştiri konusu yapmaya başlayınca bizim kesim yazılarıma mesafe koydu. Pişman mıyım? Değişim.

      Sil
    2. Merhabalar.
      Herkes, her şeyi kendi kabulleri gibi olsun istiyor. "Kral Çıplak" diye yazınca da kimsenin işine gelmiyor. Onları boş verin hocam, siz bildiğiniz doğru yolda ilerlemeye devam edin. Kalemin vicdanı vardır, merhameti vardır, öyle kimsenin teline göre oynamaz o kalem.
      Kaleminize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
      Selam ve saygılarımla.

      Sil
  2. As, merhabalar. Güzel duygu ve düşünceleriniz için teşekkür ediyorum. Elimizden geldiği kadar karınca kararınca kınayanların kınamasına aldırmadan yazmaya devam inşallah. Duygu ve düşünceleriniz bize moral verir ve motive eder. Teşekkürler.

    YanıtlaSil