Bazı makam sahipleri vardır, makamları ne kadar yüksek
olursa olsun tevazuu elden bırakmaz. Kendisiyle görüşmek isteyen kim olursa
randevu verdiği gibi görüştüğünde de ilgi ve alaka gösterir. Yapabileceği bir
şey varsa yapar, yapamıyorsa bu konuda yapabileceğim bir şey yok, bu konu için
falanla görüşebilirsiniz der, yolcu eder. Olması gereken de bu. Zira makamlar
vatandaşa hizmet için vardır.
Bazı makam sahipleri vardır ki oturmasından, yürüyüşünden,
bakışından kibir abidesi olduğunu anlamakta gecikmezsin. Seni gördüğü zaman
görmezden gelir, randevu almaya kalksan kolay kolay randevu alamazsın. Çünkü
vermez. Yaptığı tek şey protokol takınmak, üstüne şirin görünmektir.
Merak ediyorum bu makamlar ne içindir? İstediğine randevu
verip istemediğine randevu vermemek için mi? O makamlar keyfi uygulama yeri mi?
Babasının çiftliği mi ya da özel işletmesi mi? Ne kaybeder vatandaşın
randevusuna olumlu yanıt verdiğinde? İtibarı mı sarsılır? Sonra bu makamlar
bunun için mi vardır? Buralar kimine açık, kimine kapalı yerler değil. Bu tür
makam sahipleri kendisini ulaşılamaz kılmak suretiyle itibarlarının daha da
yükseleceğine inanıyorsa aldanıyorlar. Çünkü hiçbir makam tek başına kişiye
itibar kazandırmaz. Unutmasınlar ki makamlar geçicidir. Şayet iyi bir yer ise
bugün sana güler, yarın da başkasına. Ki makama oturan ateşten gömleği
giydiğini bilmeli. Çünkü makamlar sorumluluk yerleridir. Kişiler en büyük imtihanı
burada verirler. Bugün oturduğu koltuk sayesinde kendisini bulunmaz Hint kumaşı
sanan bu tiplere bu koltuklar mezar olmuştur. Çünkü o koltuklar kefenleri
olmuştur. Halk nezdinde sıfırlanmışlardır. Sıfırı tükettikçe koltuğa daha bir
yapışırlar. Kolay kolay o koltuktan kalkamazlar. Bu aşamadan sonra aşağıya
tekme sallarken tepeye kuyruk sallamaya devam ederler. Çünkü koltuğa
tutunmaktan başka çareleri yoktur. Zira koltuktan inmeleri ölümleri demektir.
Makamların değiştirdiği bu kişilerin düştükleri bu vaziyete
ben savrulma diyorum. Keşke böyle olmasalardı, keşke o koltuğun altında
kalmasalardı. Değer miydi bir koltuk için insanlara tepeden bakmaya?
Değer miydi hizmet kapılarını insanların yüzüne kapatmaya? Kişiye koltuk itibar
vermez. Ancak o koltuklara kişiler güç verirler, gücünü koltuktan almazlar.
Değer miydi bir koltuk için ne oldum delisi olmaya?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder