Ekseriyetimizin Müslüman olduğu toplumda hepimizin en büyük
serzenişi ahlaki zafiyetlerimizdir. İman var hepimizde. Yerine getireni fazla
olmasa da imanın pratiği ibadet de var. Nedense bu iki ilkenin uygulamasından
bir ahlak ortaya çıkmıyor. Çoğumuz inanç ve ibadetlerimize ters orantılı bir
yaşantı biçimi oluşturmuşuz. Müslüman bunu yapmaz/yapmamalı dediğimiz ahlaki
yoksunluklarımız çok. Ahlak yoksunuyuz hasılı. Çünkü iman+ibadet=ahlak olması
gerekirken bizim toplamımızda nedense her türlü sonuç çıkıyor. Çıkmayan tek şey
ahlak maalesef!
Ben daha doğrusu İslam âlimleri İslam'ı bir ağaca benzetir:
Kökü iman, gövde ve dalları ibadet; yaprağı, kokusu, verdiği oksijeni, gölgesi
ve meyvesi ahlaktır. Köksüz bir ağacın gövdesi-dalları olmaz, meyve de vermez.
Gövde yoksa dal da olmaz, meyve de. Yine kök ve gövde olmazsa meyvesi olmadığı
gibi ağacın kendisi de olmaz. Desem ki kaporta Müslüman’ıyız, şekilciyiz,
görüntü Müslüman’ıyız, formaliteciyiz, ritüel Müslüman’ıyız bana kızarsınız.
Ama böyle değil miyiz? Gerçekler acıdır maalesef.
Meyve vermeyen Müslümanlığımızla yüzleşmemiz lazım. Eğer
biz bu gerçekle yüzleşmezsek bilelim ki öbür dünyada yüzümüz mosmor olur. Hak Teala
yüzümüze bakmaz. Burada yüz ağartmayan Müslümanlığımız ukbâ alemde hiç
ağartmaz. Çünkü biz bu dünyada kafamızı kuma gömerek kendimizi gizlemeye
çalışsak da ebedi âlemde ak koyun, kara koyun ortaya çıkacak. Çünkü gizlimiz
saklımız kalmayacak orada. Kendi organlarımız ele verecek, ipliğimizi pazara
çıkaracak bizim.
Ne yapıp ne edip yol yakınken daha hiçbir şey geçmemişken
yüzleşelim derim Müslümanlığımızla. Bizi bize bırakmadan aramızda bizi
denetleyecek bir denetim mekanizması kuralım. Birbirimizi ve Allah'ı şahit
tutarak aramızda "Biz şunlara şunlara inanıyor ve bunları yapacağız ve
şunlardan kaçınacağız. Eğer bunlara uymaz isek birbirimizi Allah rızası için
uyaralım, gerekirse mücadele edelim" şeklinde bir yazılı sözleşme ve
ahitleşme yapalım. Kulak tıkayana "Bu yaptığın Müslümanlığa sığmaz"
diyelim.
Felaket tellalı değilim, yeise kapılmış değilim, ümitsiz
hiç değilim ama aklımızı başımıza almaz isek bu inandığımız İslam, bu yapmaya
çalıştığımız ibadetler ve evlere şenlik ahlâkımız bizi cennete götürmez. Bize
bakarak da kimse Müslüman olmaz.
İçimizde dört dörtlük Müslümanlığı yaşayan Müslümanlara
sözüm olmaz. Onlara selam olsun. Sözün özü, sadece dilimiz ve organlarımız
değil, davranışlarımız da Müslüman olsun...
* 11/01/2019 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde yayımlanmıştır.
* 11/01/2019 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde yayımlanmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder