Açılımı,
“İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı” olan İLKSAN’ı ilk defa
Süleyman Demirel’in “Verdimse ben verdim” sözüyle işitmiştim. Yanlış
hatırlamıyorsam, maddi olarak sıkıntıda olan Kemal Ilıcaklara ait satılamayan
bir arsanın İLKSAN’a satılması olayı patlak verdiği zaman gelen tepkiler
üzerine Demirel bu sözü söylemişti. “Kime ne” anlamına gelen bu skandaldan
dolayı ne Demirel ne de başkası bir bedel ödedi. Skandalın ardından bu mesele
konuşuldu konuşuldu ve tarihteki yerini aldı. Bugün bu mesele ne hatırlanıyor
ne de mesele ediniliyor. Zaten “Meseleleri mesele edinmezsen, ortada mesele
kalmaz” sözü de Sayın Demirel’e ait.
Neyse
konum bu değil. Demirel’in dediği gibi “Meseleleri mesele edinmezsen, ortada
mesele adına bir şey olmaz” ise de izninizle İLKSAN’la ilgili bir meseleyi
mesele edineceğim. Bilenler bilir, 4357 Sayılı Kanunun 7117 sayılı
Kanunla değişik 11. Maddesine göre şu kişilere İLKSAN üyeliği zorunlu. Bunlar
doğal üye statüsünde. Kimmiş bunlar bir bakalım: Sınıf öğretmenleri
aday sınıf öğretmenleri, özel eğitim kurumları sınıf öğretmenleri, maarif müfettişleri
ve maarif müfettiş yardımcıları, Temel Eğitim Genel Müdürlüğünde görev yapan
memurlar (İlköğretim Genel Müdürlüğü kadrosunda görev yapan memurlar), Genel
İdare Hizmetleri ve Teknik Hizmetler Sınıfında görev yapan; millî eğitim müdürleri,
millî eğitim müdür yardımcıları, milli eğitim şube müdürü ve millî eğitim müdürlüklerinde
çalışan şef, memur, teknisyen, tekniker, uzman, mühendis ve
mimarlar ile sivil savunma uzmanları.
(Yardımcı Hizmetler Sınıfında olanlar hariç). (İlksan.gov.tr)
Bu
yardım sandığına karşı mıyım? Değil. Olsun hatta daha da geliştirilsin,
genişletilsin ve sınıf öğretmenlerinin dışında tüm branş öğretenleri de bu
yardım sandığından faydalanacak şekilde sandığın kapsamına alınsın.
Bu
doğal üyeler, bu sandığın imkanlarından ve yardımlarından ne kadar
faydalanıyor, kaç kişi yararlanıyor, yararlanıyorsa sadra şifa oluyor mu
bilmiyorum. Merak edenler, İlksan’ın sayfasına girerek detaylı bilgi
edinebilir. Dikkatimi çeken bir şey var, üyeler bu sandıktan ne kadar memnun
bilmiyorum ama seçimle gelen İLKSAN yönetimi kolay kolay gitmiyor, gitmek
istemiyor. Bazıları bu sandığın yönetime gelmek için çok çaba sarf ettiğine
göre burada imkanların çok olduğu anlaşılıyor.
Meselem,
yönetime gelerek imkanlardan yararlananlar da değil. Zira bu benim meselem
değil. Zira haklı veya kılıfına uydurularak haksız yere yenenlerden dolayı
herkes ahiretteki payından yer. Meselem, bu doğal üyelerin üyeliğinin zorunlu
olması. İşte benim derdim bu. Adı üzerinde yardım sandığı ise bu sandığa girmek
de çıkmak da ihtiyari yani kişinin kendi isteğine bağlı olması gerekir. Bu
konuda yani üyeliğin zorunlu olması konusunda epey bir talep var ki memurların
toplu sözleşme metninde “MADDE 25- (1) Mevcut üyeler dahil olmak üzere,
Milli Eğitim Bakanlığı kadrolarına atananlardan 13/1/1943 tarihli ve 4357
sayılı Kanunun 11 inci maddesi kapsamında bulunanların, İlkokul Öğretmenleri
Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı (İLKSAN) üyeliğine girmesi ve üyelikten
ayrılması ihtiyaridir.” denmesine rağmen bu sandıktan çıkmak isteyen bir üye
üyelikten çıkamıyor ve üye istemese bile maaşından her ay zorunlu kesinti
yapılmaya devam ediyor. Toplu Sözleşmenin 25.maddesindeki ihtiyari
sözünden hareketle bir üye “İLKSAN üyeliğinden çıkmak istiyorum, bundan sonra
maaşımdan kesinti yapılmasını istemiyorum. Bundan önceki kesintilerin hesabıma
yatırılmasını istiyorum” dese dahi İLKSAN Genel Müdürlüğü, “Üyeliğin ihtiyari
olması için bu konuda kanuni düzenleme gerekir. Bizi Toplu Sözleşme bağlamaz”
cevabı veriyor. Yani bir üye istese dahi bu üyelikten çıkamıyor. İşin garibi
Toplu Sözleşmenin 25’e 1. maddesi yani üyeliğin ihtiyari olması uygulanmıyor ve
buna rağmen her toplu sözleşmede bu maddeye yer veriliyor. Buna da
kazanımlarımız deniyor.
Bu
konuda ne yapılabilir? Mademki İLKSAN üyeliğinden ayrılma gibi talepler söz
konusu ve bu talep yerine getirilmiyor. Burada yapılacak olan, Meclisi harekete
geçirmektir. Bunu da kazanımı yerine getirilmeyen yetkili sendikanın yapması
daha uygundur. Yeter ki bu sorunla ilgili bir vekil kanun teklifi versin.
Vekillerin bu konuya sıcak bakacağını düşünüyorum.
*26/02/2022 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde Barbaros Ulu adıyla yayımlanmıştır.