2 Mayıs 2018 Çarşamba

Cumhurbaşkanı Adayımızı Nasıl Gizleyebiliriz?


Cumhurbaşkanı adaylarının;

-göze gelmemesi,

-yıpranmaması,

-yıpratılmaması,

-yorulmaması,

-sürpriz olması,

-heyecan vermesi,

-herkesin merak etmesi,

-herkesin tahminde bulunması,

-herkesin beyin jimnastiği yapması,

-bazılarını çıldırtması...

için sandık günü seçmenler oyunu verdikten sonra açıklanmasında yarar vardır.

Böylece seçmen;

-umduğunu değil; bulduğuyla yetinmiş,

-sabretmeyi öğrenmiş,
-kime oy verdiğini bilmemiş olur. Sadece oy verdiği adayının;
-mülayim olup olmadığını,
-ekonomiyi bilip bilmediğini,
-diplomasiden anlayıp anlamadığını…bilmeli.

Adayını sandık günü akşamından önce açıklayan siyasi parti adayının adaylığı;
-iptal edilmeli,
-hükmen mağlup olmalı. Partisi;
-hazine yardımından mahrum bırakılmalı,
-bir sonraki seçimlere katılmama cezası verilmeli,
-partinin sorumluları hapis cezasıyla tecziye edilmeli.

Seçim sonucunda tahmin ettiği aday çıkan seçmenler, kura usulüyle YSK tarafından ödüllendirilmelidir.

Yine YSK; cumhurbaşkanı adayını;
- seçim sonuna kadar gizleyen,
-ser verip sır vermeyen siyasi partiye hazineden alacağı en yüksek yardım miktarını belirlemelidir.

Kazanan cumhurbaşkanı adayı, aldığı oy miktarına bakılmaksızın kendini gizleyebilen kişi olacak şekilde yasal düzenleme yapılmalıdır.

Özelliklerini kısaca anlattığım bu seçim atmosferi ve aday belirleme sürecinin;
-dünyaya örnek olacağını,
-herkesin bizi konuşacağını,
-sonu heyecan ve sürprizle dolu bu seçimi nasıl yaptığımızı öğrenmek için dünyanın ülkemize akın edeceğini garanti ediyorum. 

Patenti bize ait olan böyle bir seçim sürecini dünyaya ihraç edebiliriz. Böylece ülkeye hem turist akışı sağlanmış, hem de yaptığımız ihracat ile ekonomik verileri iyileştirilmiş oluruz.


Siyasi Partilerimize Her Türlü Destek Verilir?

Yan taraftaki ismim, altına gelecek unvanı bekledi durdu. Niçin bekledi? Zira biz de “Görev istenmez; verilir” prensibi çerçevesinde biri beni görüp görev verecek diye bir köşede bekledim durdum. Ne gören oldu, ne de bana bakan. “Ağlamayana meme vermezler” o zaman isteyeyim. İsteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü kara olur diyerek cesaretimi topladım. Muhtarlık dahil her türlü seçilmişliğe talip oldum. Yine ne gören oldu, ne de davet eden. 

Ben bu gidişle kedi olup bir fare tutamayacağım ve bir unvan edinemeden olduğum yerde çürüyüp gideceğim. Dev aynasının karşısına geçerek “Neyim eksik benim” dedim çoğu zaman? Aynada her türlü özelliği de gördüm kendimde. Sonunda bahtım kapalı,  göze geldim, bahtımın açılması için kurşun döktüreyim dedim. Batıl inanç diye vazgeçtim. Bende büyü olmalı diye düşünmeye başladım. Bu da caiz değil diyerek vazgeçtim.

“Otur köşene! Bu yaştan sonra seçilmişlik neyine senin” dedim. Nefsim, "Sende bu cevher oldukça yerimde bir saniye bile durmam, kendini boşuna çürütüyorsun?” dedi. Hep kötülüğü emrettiğine inandığım nefsimin sesine kulak vermeyeyim dedim. Ama gel sen bunu benim nefsime anlat!

Sonunda nefsim galebe çaldı. Yerimde oturup kalmayayım, kimsenin keşfedip göremediği cevherlerimi insanlık namına kullanayım istedim. Ne yapabilirim derken seçim iş ve işlemleri üzerine yoğunlaşmak istedim. Şimdi geçer akçe ne de olsa! Zaten ticaret de tıpkı siyaset gibi fırsatları değerlendirmek değil midir? Hasılı demokrasimizin gelişmesi için siyasi partilerimize destek olmak istedim. Biraz da para kazanma düşüncem yok değil hani...

Tek kişiden oluşan firmamız, düşüncesi ne olursa olsun her türlü parti ile çalışmayı prensip edinmiştir.

Neler yapabilirim?

-Seçimlere katılacak partilerimize seçim çalışmalarında kullanmak üzere ücret karşılığı lojistik destek sağlanır.

-Miting meydanlarında kullanabilecekleri sloganlar... (Nabza göre şerbet verilir.)

-Afişlerinde kullanabilecekleri vurgulu sözler. (Hem de rakiplerini felç eden cinsten)

-Miting meydanları kalabalık olsun diye her bölgeden insan taşınır.

-Miting meydanında tezahürat yapacak paralı amigolar ayarlanır.

-Parti liderlerinin miting meydanında yapacağı konuşmalar itina ile hazırlanır.

-Partilerin miting meydanlarında satışa çıkardığı rozet, bayraklar ticaret ruhundan anlayan profesyonel ekiplerimiz tarafından satışa sunulur.

-Miting meydanının süslenmesi ve ses düzeninin ayarlanması...

-İrili-ufaklı her parti için seçim vaadi listesi hazırlanır.

-Rakiplerin ithamlarına cevap verecek yazılar...

-Rakiplerini zor durumda bırakacak arşiv bilgisi...

-Parti lideri şehrin dışında kalabalık bir araba konvoyu tarafından karşılanır.

-Miting dışında şehrin her bir cadde ve sokağına sıfır km araçlarımızla canlı parti propagandası yapılır.

-Yeterli aday başvurusu olmamış partilere aday bulunur.

-Aday adayı olup seçilebilecek sıradan adaylık isteyenlere garanti sıra temin edilir.

-Aday adayı olduğu halde partisinden listeye girememiş kişiler için seçilmenin dışında bir koltuk ayarlanır.

-Miting meydanında sesi kısılanlara uzman doktorlar vasıtasıyla sağlık desteği verilir.
-İftar programları tertip edilir.

-Miting çalışması dolayısıyla oruç tutmada zorlanan ve oruçta gözü olmayan siyasi parti liderlerinin oruç tutmaması için "Oruç tutmayabilir" fetvası alınır. (Bu fetva biraz tuzludur: Bunu isteyenler dünyadaki maliyetine, ahiretteki akıbetine katlanacağına dair noter tasdikli, ıslak imzalı belge vermek zorundadır.)

-Her türlü ittifak ayarlaması yapılır, ittifaka yeni isim bulunur.

Daha neler neler!.. Bir telefon kadar yakınım size...Benimle çalıştığınıza pişman olmayacaksınız.


1 Mayıs 2018 Salı

Seçim Vaatlerimden Bazıları

*Önce can, sonra canan! Yani, önce kendi karnımı doyuracağım sonra sizi. Karnımın doyması yetmez, gözüm de doymalıdır. Önce kendim, çevrem, oğlum-kızım, damadım-gelinim servet sahibi olacak, ardından siz.

*Öğretmen alımlarında, kamuya atamalarda ve yönetici seçmelerinde sözlü mülakata devam edilecek, rekabet ortamı oluşsun diye 10 katı aday mülakata çağırılacaktır.

*Mülakatlarda geçmesini istediğim ve en iyi yerlerde görev yapmasını istediğim referansı sağlam kişilere çektiğim kura usulüyle batan meşhur yolcu gemisinin adını soracağım. İkinci derece tali yerlerde görev yapmasını istediğim kişilere gemide ölen yolcu sayısını ve isimlerini soracağım. Kazanmasını istemediğim kişilere yine kura usulüyle Titanik'te ölen yolcuların alfabetik sıraya göre tek tek isim ve soyadlarını ve sülalesinin kimlik bilgilerini soracağım. Gördüğünüz gibi şeffaf olacak her şey. Üç soru da gemi sorusu. Bilen geçer not alır.

*Toplu taşımayı teşvik etmek için akaryakıt fiyatlarını alabildiğince yüksek tutacağım. Hâlâ özel arabasına binmeye devam eden olursa trafik polislerine durmadan cezalar yazdıracağım. Böylece devlet olarak akaryakıta fazla para ödemeyeceğiz, cari açığımız hızla düşecektir.

*Ehliyet alımlarını zorlaştıracağım. Yıllık belirli kontenjan vereceğim.  Önüne gelen ehliyet alamayacak. Çünkü ehliyet alanın gözü araba almada oluyor hemen. Kontenjana girenlerden yüksek fiyat alacağım. Böylece hem bütçeye gelir irad edeceğim, hem de dışarıdan araba ithalatı pek olmayacak. Yollarda fazla araba olmadığı için trafik rahatlayacak, yeni yola ihtiyaç olmadığı gibi bazı eski yolları yaya yolu olacak şekilde düzenleyeceğim. Trafik yoğunluğu olmayacağı için trafik lambalarına, alt geçit-üst geçit, köprü, kavşağa ihtiyaç kalmayacaktır. Üzerinden fazla araç geçmediği için asfalt yıpranmayacaktır. Bunun da ekonomiye çok büyük katkısı olacaktır. Ekonomide dışa bağımlılık azalacaktır böylece.

*Çalışma vakti sigara içmek için odasını terk eden memur, dışarıda ne kadar kaldı ise mesaisine ekleyeceğim.

*Bir sevindirici haber de öğretmen meslektaşlarıma tabi. Onlardan performans uygulamasını kaldırıp öğrenci ve velinin not vermesinin önüne geçeceğim. Bunun yerine parmak performansı sistemini getireceğim. Sınıfa girip öğrencilere öğretmeninizden memnun musunuz? Memnun olmayanlar parmak kaldırsın diyeceğim. Bir kişi dahi olsa öğretmenden memnun değilse "Haydi hocam, sen öğretmeden önce öğrenciye kendini memnun etmenin yolunu öğren gel" diyeceğim. Yerine ücretli öğretmen vereceğim. Böylece kadrolu öğretmen uygulamasını kaldırmış, yerine ücretli öğretmenliği getirmiş olacağım. Bu da devleti ekonomik yönden rahatlatacaktır. Para, hazinede kalacaktır. Bir müddet sonra öğrenci ve veli, "Biz ettik sen etme, eski öğretmenimizi isteriz" diyecek ve öğretmenin eski görevine dönecektir.

*Öğrenciye ders kitaplarının ücretsiz verilmesini kaldıracağım. Ders kitabını alana yardımcı kaynağı bedava vereceğim.

*Ev kadınlarına asgari ücretten maaş bağlayacağım. Bunun tek şartı, kendi aralarında gün yapmamaları ve günlük 8 saat  evde çalışmak olacaktır.

Yapacaklarım ve vaatlerim bu dediklerimle sınırlı değil. Önce adaylığı bir elde edeyim, ardından dişli rakiplerin arasından bir seçileyim, arkası çorap söküğü gibi gelecektir. İktidarımda millet böylesi hizmet görmedik, sayende hizmete doyduk diyecek. Olmaz ya... Olur da iktidarımdan hoşnut olmayan olursa onların yurdışına çıkmaları için pasaport işlemlerini kolaylaştıracağım.