3 Temmuz 2016 Pazar

Altından koltuk çekilince insan

2 yıl öncesinde ilçenin 7 mukarrabûnünden biri idi. Gözdeliği göz kamaştırdı hep. Çünkü hep zirvede idi. El üstünde tutuluyordu. Kenardan getirildi gözönünde bir yere. Baş sedire oturtuldu. Hep kendi reklamını yaptı. Kendisini bulunmaz Hint Kumaşı olarak göstermeyi bildi. Geldiği yerin enkaz edebiyatını yapmayı çok iyi becerdi. Bütün bunlar olurken bir eli yağda, diğeri balda idi.

Kendisi gibi olan yüzlerce kişi yerinden edilirken o hiç sesini çıkarmadı. Çünkü haklı yere yerlerinden ediliyorlardı. Çalışmıyorlardı, beceremiyorlardı. Aslında ilçede yerinde kalan veya daha iyi yere terfi eden diğer 6 kişi de hak etmedi ama. Neyse yapılacak bir şey yoktu ona göre.

Gözü görmedi kendisinden başkasını. 2 yıl boyunca enkaz edebiyatını ve reklamını iyi yaptı. Birçok evladını bir bir yiyen sistem, yemeye doymadı. Şimdi onu da yedi. Çünkü bir müddettir anlaşamıyorlardı. Kırılan kim olacaktı. Tabii ki alttaki. Çünkü üst, daima haklıdır, bilhassa haksız olduğu anlarda.

2 yıl öncesinin 7 mukarrabûnünden biri olan gözde kişi, gözden düşmüştü artık. Kırıp bir köşeye attılar şimdi. Başladı şimdi sesini yükseltmeye: "Bana haksızlık yapıldı" diye.

Günaydın kardeş, daha önce herkese tekme vurulurken: "Ama bu yapılan haksızlık" diye niye sesini çıkarmadın? Hiç kusura bakma, yanında kimseyi bulamayacaksın. Dün sen kimsenin yanında olmadığın gibi.  Sesinin çıkması için illa ki kuyruğuna mı basılması gerekiyordu. Gözdeliğinin elden gitmesine mi yanarsın, kenara itilip kakıldığına mı?

Aslında seni esas yakması, yıkması ve utandırması  gereken birilerine tekme vurulurken senin sessizliğin olmalıdır.

Bugün hiç dert yanıp sızlanma. Haydi öteki kapıya diyeceğim ama bu benim mizacıma ve kişiliğime ters. Çünkü ben bugün senin durumuna bir şey yapamasam da yine sevinmem, iyi oldu demem. Düştün, asla bir tekme de ben vurmam. Elimden gelse düştüğün yerden kaldırır sana iadeyi itibar yaparım. Hatta düşmeden sana destek olmaya çalışırdım.

İnişine ya da indirilişine asla sevinmedim. Oh oldu demedim. Sadece üzüldüm. Hatta dedim ki, rejim kendi çocuklarını da yemeye başladı dedim.

Hayatta hiçbir şey dünyanın sonu değildir. Bir düşün: Seni haklı yere alsalar daha mı iyi idi? Bunda da bir hayır vardır de, yoluna devam et. Öküz öldükten sonra ortaklık bozulmasın. Belden aşağı vurma ve konuşma. Öz eleştiri yap. Belki de başına gelen haksızlıklar yapılırken susmanın ceremesidir.  Böylesi belki günahlarına keffaret olur...

Aslında seni yazdım ama sözüm umumadır. Çünkü "haksızlık karşısında susan insanımızın sayısı, bana dokunmayan yılan bin yaşasın" düşüncesinde olan insanımızın sayısı çoktur. Geçmiş olsun. Bu da sana ve senin gibi düşünüp davrananlara ibret olsun...03.07.2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder