24 Haziran 2016 Cuma

Patolojik bir vaka

Bu akşam bir ahbabımın evine çay içmek için aracımla yola çıktım. Eve yaklaşırken bölünmüş yolun soluna girmek için sinyal verdim. Karşı yoldan 60 km hız ile gelen 500 metre mesafedeki bir araca bakarak kontrollü bir şekilde karşı tali yola geçtim. Ardımdan acı acı bir korna sesi. Ne oluyor, bir hata mı yaptım diye dikiz aynasından geriye doğru bir göz attım. Hızını bile yavaşlatmadığım aracın sahibi: tabakhane yolcusu. Hem gitti hem de korna çalmaya devam etti. Trafiği tehlikeye atsam ya da hızını kessem gam yemem. Her halinden iyi aile terbiyesi almış biri idi anlaşılan.

Arabaya binince bizim insanımız değişiyor gerçekten. Bir hava, bir tafra ki görme gitsin. Neyi ispatlamaya çalışıyor ki? Olsa olsa kendi varlığını ispatlamaktır gayesi. Kahrolası egosunu tatmin etmektir. Bunun başkaca bir izahı yoktur. Dünyaları ben yarattım havasıdır bu. Havan batsın emi.

Hasta ruhlu bir insanın psikolojisidir bu. Patolojik bir vaka. Hastanelerimizin psikoloji ve psikiyatri polikliniklerine gelen az sayıdaki insanları çözmeye çalışmasın bizin uzman psikologlarımız. Boşu boşuna testler falan yapmasınlar. Çıksınlar trafiğe; hiç evraka, tahlil ve tetkike gerek kalmadan araç sürenlerin içerisindeki hasta ruhlu tipleri hemen teşhis ederler. Üstelik “İyi olacak hastanın ayağına doktor gelirmiş” sözü de böylece gerçekleşmiş olur.

Ben bugüne kadar benim psikolojik sorunum var diye doktora giden hastanın sayısı bir elin parmaklarını geçmez diye biliyorum. Biz ancak bir yerimiz ağrıdığı zaman kendimizi hasta kabul ederiz. Toplumda o kadar hasta var ki, say say bitmez. Doktorlarımız ayağına hasta bekleyeceğine, çıksınlar o dört duvar arasından… Hem içleri açılır. Hem de sürüyle tımarhanelik adam bulurlar. Böylece her ilde akıl hastalarının tedavi olacağı bir hastaneye ne kadar ihtiyaç olduğu ortaya çıkmış olur. Üstelik zincir satanlar da kısa zamanda köşe olurlar. Çünkü kendini akıllı sanan zincirlenecek o kadar masum görünen insanımız var ki! Haydi ne olur piyasaya çıkın da bu milleti büyük bir dertten kurtarın. Hem de hayır duasını alırsınız inanın. Bencillik tavan yapmış bu ülkede. Centilmenlik düşmanı çoğu. Hayatı kendisinden ibaret sanan adı konmamış zavallı yaratık bunlar. Demir ve teneke yığınından ibaret cansız bir teknolojik binite insanları esir ve köle etmeye çalışan manyak tip.

Bir korna çalan hakkında bu kadar söz söylememi abartı olarak görebilirsiniz. isterseniz aracınızı bırakın yaya olarak karşıdan karşıya geçmeye bir çalışın. Hem de "Öncelik yayalara ait" levhası yazan bir yerden üstelik. Önce bir korna sesi seni kendine getirir, ardından yavaş yavaş gelen o aracın seni çiğneyecek gibi hızlanarak üstüne üstüne geldiğini, sen geçtikten sonra da el kol işaretiyle sana hareket çektiğini, ağzıyla da homurdanan, hanım evladı olduğunu gösteren tipler görürsün. Bu tipleri belirleyin. Bunlar  yurt dışına ihraç edilse başka ülkelerde olmayan bu mahluklar sayesinde ekonomimiz rekor üzerine rekor kırar. Kısa zamanda düze çıkarız. Gayri safi milli hasılamız yaşanabilir bir ekonomik refah seviyesine çıkar. Hatta kaç tane fakir ülkeyi bile besleriz.


Haydin doktorlar! Çıkın piyasaya. Trafikte dolaşarak hem daha çok para kazanın. Hem de bu millete bir iyilik yapın. İnanın paraya para demezsiniz. Hatta ilk önce "Ben hasta mıyım" diyen nevi şahsına münhasır tiplerden başlayın işe. 24/06/2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder