Duydum ki hızlı bir şekilde tırmandığın makamda yaptıklarının karşılığını almış, semeresini görmüşsün. Vekaleten yürüttüğün görev için asaletin gelmiş. Seni tebrik ederim.
Hak ettin ama. Az mı mücadele ettin bu makamda, gücünü makamdan alarak. Aslında sen bir aracı idin. Biliyorsun "Bir hayra sebep olan o hayrı yapan gibidir." Senin ki bu değerli sözle tam örtüşmüyor. Burada hayra sebep olan öbür dünyada karşılığını alır. Senin ki daha iyi. Sen işini öbür dünyaya bırakmadın. Sebep olduğun iyiliğin karşılığını bu dünyada iken aldın. Artık ayaklarını yere basabilirsin, tapu gibi asalet belgen var elinde. Dün ayaklarını yere sağlam basamıyordun. Çünkü burnunun önünü göremediğin gibi yarınının ne olacağını da bilmiyordun.
Dün kendini ispatlamak ve sana gösterilen makamda kalıcı olmak için çok çalıştın çok. Büyük bir operasyon yaptın. Çok kelle aldın. Kimin ayağını kaydır dedilerse "Eyvallah! Baş üstüne" dedin yaptın. Çünkü emir eri olmak böyle bir şey. O günlerde tıpkı kadrolu olmayan ineğin verdiği gibi gerekirse günde 40 kilo süt verdin. Çünkü kendini ispatlaman gerekiyordu. İspatladın işte. Artık çok çalışmana gerek yok. Günde 4 kilo süt verebilirsin. Çünkü kimse senin ayağını kaydıramaz artık bundan sonra. Aslında bu makam seni kesmez, sen yine emir almaya devam et, daha yüksek makamlar seni bekler.
İnsan alışınca hiç zorlanmaz. Hani filmlerde birini temizlemek için kiralık katil aranır. İhtiyaç sahibi birisine bu teklif götürülür. Adam ne kadar muhtaç olsa da teklifi geri çevirir: Ben Allah'tan korkarım diye. Sonunda mecburiyetten gider. Makam, şöhret ya da para için tanımadığı adamı öldürür. Bir süre içeride yattıktan sonra çıkar, patronu onu bir yere getirerek makam sahibi yapar, paraya da para demez. Hapiste her ne kadar tövbekar olsa da alışmıştır bir kere. Dün karıncayı incitmekten kaçınan kişi, olur artık seri katil. Çünkü makam, şöhret devam etmelidir. Senin ki de öyle. O makamda tutunmak amacıyla kelle koltukta az mı suçlu-suçsuzun kellesini aldın, az mı insanın ayağını kaydırdın? Kim yapabilirdi ki bunu. Üstelik insanlarla alışveriş yapmadan, komşuluk yapmadan, yolculuk yapmadan dedikodu kültürüyle yaptın bu işi. Ağzında dualıydı hep... Biliyorsun ihale, yapabilecek olana verilir. Zaten emaneti ehline vermeyecek miydik biz? Bu işler için senden iyisini mi bulacaklardı. Alnının akıyla çıktın bu işten. Önünde efendilerinin midesini bulandıran insanları, besmeleli katilliğinle ekarte ettin. Boşluğu doldurmak için yine sana listeden verilenleri yerleştirdin. Aslında her yeri sen idare edebilirdin. Ama ekip ruhu olmalı değil mi? Artık siz büyük bir aile oldunuz, bir aşiret gibi. Kim durabilir sizin karşınızda. Zaten rüzgar da hep sizden yana. Ama senin en çok neyini sevdim biliyor musun? Kellesini aldığın her insan için bir gerekçe buldun ya sana hayran kaldım gerçekten. Sen Şeytana pabucunu ters giydirirsin. Bravo sana!
Sahi, sana göre dünyada -senden başka- iyi bir insan var mı? Haydi buna cevap ver de konuyu kapatalım. Cevap veremezsin. Çünkü ağa-babalarına sorman gerekir. Çünkü sen onlar olmadan bir hiçsin. İraden yok, öz güvenin yok. Gücünü makamdan alan bir zavallısın. Şunu da unutma! Seri katillerin, emir erlerinin makamları ila nihaye devam etmez. Bir müddet sonra ayak bağı olur, onu da bir başkasına temizletirler.
Tekrar hayırlı olsun Çingene beyliğin!... Seni çekemeyenler, seni kıskananlar çatlasın...
Kimden mi bahsediyorum? Yapan ve gocunan her kimse... 28/04/2016
Efenim kimden bahsettiginiz anlaşılamamıştır. Daha net olsa mesela tüm öküz dünyasından desek olur mu?
YanıtlaSilKişilerin ne önemi var efendim. Böyle rolü üstlenen herkes bu kapsama girsin. Öküz dünyası daha iyi bir sınıflandırma olur ama öküz zaten öküz olduğunu bilmiyor ki.
YanıtlaSil